Başım hızla dönerken gözlerimin titrediğini hissedebiliyordum. Kolunu daha sıkı tuttuğumda bana döndü. Elini elimin üstüne koyup okşadı. "iyi görünmüyorsun." "iyi olacağım. B-Biraz oturabilir miyiz?" Etrafa bakındıktan sonra kolunu elimden çekti. Belimi sıkıca tutarak beni önüne aldı ve köşeye doğru ilerledi. Sandalyeye oturduğumda derin bir nefes aldım. Elimi sıkıca tutan eline baktım. Alnıma düşen perçemimi geriye iterek elinin tersini yüzüme sürttü. "Ateşin var gibi." Kafamı olumsuz anlamda sallarken eğildi. "Gitmek ister misin?" Kafamı kaldırıp konuşma yapan Veliaht Prens Flaud'a baktım. "Daha Veliaht Prensi selamlamadın." "Kötü olursan ne yapacağız?" Yutkunarak kendimi toparlamaya çalıştım. Derin bir nefes aldıktan sonra elini sıkıca tutarak ayağa kalktım. "Sorun olmayacak." Ona sorun yaratmayı bırakmalıyım. Benim bakıcım olmak zorunda değil.All Rights Reserved