Hayatınız boyunca hiçbir erkeğe karşı tam anlamıyla bağlanamadığınızı, sevemediğinizi düşünün. Ya da en basitinden âşık olamadığınızı. Ve belki de ileride bile âşık olmayacağınızdan emin olduğunuzu bir düşünün. En yakın arkadaşınız adeta bir kraliçe ve siz sadece onun gölgesinde kalan bir prensessiniz. Ama işin başka bir boyutu daha var ki, prenses olduğunuzun farkında da değilsiniz. Unutulmaması gereken bir şey var; her prenses, kraliçenin tahtına elbet bir gün geçer. Tabii bu, o prensesin elindedir. Ya çok çabalar, tahtın yeni sahibi olur; ya da istediği şey uğruna çabalamayarak kendi suskunluğunda kaybolur. Aniden çıkagelen bir prensi, kraliçeye mi bırakırdınız? Yoksa onu elde etmek için çabalar mıydınız? Bir tarafta belki de bunca yıldır beklediğiniz aşkınız, diğer taraftaysa en yakın arkadaşınız. Ve elinizde sadece iki seçenek var; ya aşkınız, ya da arkadaşınız. "04/02/2015 tarihinde yazılmaya başlanmıştır." © Tüm hakları saklıdır.
7 parts