~~~~ "Siz kimsiniz de böyle bir soru soruyorsunuz?Sizi ilgilendirmez." Hicran, Kerim'in sözlerindense bakışlarına takılmıştı. Yiyecekmiş gibi dudaklarına bakması sinirlerini fazlasıyla bozmuştu. Adam açık açık niyetini belli ediyordu. Ve belliki kim olduğunu ve nerde olduğunu unutmuştu. Yakınlığından dolayı da rahatsızlık duyunca derin bir nefes alıp, geriye giderek araya mesafe koymuştu. Cğerlerine dolan adamın teninin kokusu ile nabzı hızlandı. Lânet olsun neler oluyor du böyle? "Gidin burdan" diye sinirle tekrar etti ama titreyen sesi ne dediğini kendi bile anlamamıştı. Bir an önce bu adamın burdan gitmesi gerekiyordu. kendi sağlığı için... Kerim, duyduğu kimsin kelimesiyle bakışlarını elmaslara doğru çıkardı. Ve sağ kaşını kaldırıp alay vari bir bakış sundu. "Kim olduğumu biliyorsun." "Yeter!. Anahtarımı verin ve hemen gid..." Kelimelerini tamamlamadan dudaklarında ki baskıyla donup kaldı. Gözleri açık bir şekilde, aynı onun gibi açık ve siyah gözlere baktı. Şaşkınlık vücudunu esir almış hareketsiz bırakmıştı. Bir kaç saniye sonra dudaklarının üstündeki hareketlilik den dolayı vücudu titremişti sanki. Başına gelen tüm zorluklara karşı güçlü duran gerçek yaşanmış bir kadının hikâyesi dir.)