ZİFİRİ SULAR ÇİÇEĞİ
  • LECTURES 68,976
  • Votes 7,939
  • Parties 39
  • LECTURES 68,976
  • Votes 7,939
  • Parties 39
En cours d'écriture, Publié initialement sept. 12, 2022
"Arkanı dönme, daha değil." Sinirlerim iyice gerilirken gözlerimin kapalı olması elimi kolumu daha da bağlıyordu.

"Bir insansın, değil mi?" diye sordum aklıma gelen ihtimalle. "Yani, sesin ve tenin insan gibi ama yüzün başka bir şeye mi benziyor?" Kapalı gözlerim sanki irileşti. "Korkunç mu?"

Güldü.

Yemin ederim kulaklarım, okyanustaki hırçın dalgalarda hissettiğim huzur kadar dingin bir gülme sesini işitti.

Tüm tüylerim diken diken olurken farkında olmadan benim de dudaklarım iki yana kıvrıldı. "Ait olduğun yere geldiğinde hepimizi göreceksin."
~~~~~~~~~~~
 Senelerce karada yaşayan Elis, okyanustan duyduğu sesler ve gördüğü rüyalar sonucunda ait olmadığı bir yerde yaşadığını anladığında her şey için çok geç olacaktı. Suyun kilometrelerce altında onu savaşın eşiğinde bir ülke beklerken muhafızları ve düşmanları çoktan karşı karşıya kalmıştı. 

Bir deniz kızı ne kadar boğulabilirdi?

Okyanusta yaşayan son iki Zifiri, hem birbirlerini koruyup hem de hakları olan taht'ı alabilir miydi?

Okyanus ülkesinin kanlı taht'ı kırılgan mührün sesi ile ilk çatlaklarını vermeye çoktan başlamıştı.
Tous Droits Réservés
Table des matières
Inscrivez-vous pour ajouter ZİFİRİ SULAR ÇİÇEĞİ à votre bibliothèque et recevoir les mises à jour
ou
#1dalga
Directives de Contenu
Vous aimerez aussi
KIZIL GECE , écrit par DuruMavii
85 chapitres Terminé
Ölüm uşaklarını peşime salmıştı. Soluğum korkunun soluğuna karışmıştı. Koşuyordum. Sivri dalların berelediği bacaklarım hiç durmadan hareket ediyordu. Göğsüm inip kalkıyor, kalp atışlarım boğazımda hissediliyordu. Karanlığın bağrında yalpalayan adımlarım kör bir noktaya takıldığında, bedenim tek seferde yere serildi. Dizlerime saplanan dikenler dilime canhıraş bir çığlık yuvarladı. Daha fenası yaklaşan adım seslerinin içime boca ettiği keskin ürpertiydi. "Yardım edin! Biri bana yardım etsin." Avuçlarımı kurumuş yapraklara bastırdığımda, yükselen çıtırtıları kulaklarımı tırmaladı. Kalkmak istedim, karnımda yine aynı kıpırtıyı hissettim. İçimde nereden geldiği, nasıl benimle olduğunu bilmediğim bir şey vardı. Tıpkı benim gibi çaresizce kıpırdanıyordu. Titreyen parmaklarımla karnıma dokundum. Islak yüzümü köhne ormanın derinliklerine çevirip daha güçlü bağırdım. "Yardım edin! Biri bize yardım etsin!" Yeniden koşmaya başladım. Dizlerimden akan kanların çıplak ayaklarıma süzüldüğünü hissedebiliyordum. Güçlükle ayakta tuttuğum bedenim bu kez bir ağaca çarptı. Kendimi sırt üstü yerde bulduğum an gözlerim korkuyla açıldı. Çaptığım şey ağaç değil bir yabancının sert gövdesiydi. Ancak o, bir çınar ağacı kadar uzun ve yapılıydı. Karanlık tüm ayrıntılarını ustaca gizlerken, üzerimde tepkisizce gezdirdiği bakışlarını ve silüetini ele veriyordu. Dirseklerimin üzerinde kalkmaya çalıştım. Buraya kadardı, gücüm tükenmişti. "S-sen..." Bir adım attı. Büyük ve yara izlerinin barındığı parmakları önüme uzandı. "Yardım istiyordun, değil mi?" Sesinin bir rengi olsaydı, bu kesinlikle siyah olurdu. Sesi, şavkı kırık bir siyahtan ibaretti. Şeytanın adaletsiz oyununda bana sunulan başka bir seçenek yoktu.
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu), écrit par Maral_Atmc6
72 chapitres En cours d'écriture
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
Vous aimerez aussi
Slide 1 of 10
YASAKLANMIŞ TUTKU +18 cover
HAYALDİ *Gerçek Oldu* cover
GECENİN HİKAYESİ cover
Ejderhanın Tutsağı cover
KIZIL GECE  cover
Ayza - Yazılmamış Anılar (Yan Öykü) cover
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) cover
KIZIL KURT_1( Alfa) cover
küçük ayı ve büyük ayılar cover
UZAK IŞIKLAR "Kanlı Ay" cover

YASAKLANMIŞ TUTKU +18

42 chapitres Terminé

❝𝖲𝖾𝗇𝗂 ö𝗒𝗅𝖾 𝖻𝗂𝗋 𝗌𝗂𝗄𝖾𝖼𝖾ğ𝗂𝗆 𝗄𝗂 𝗈𝗇𝗎 𝗍𝖺𝗆𝖺𝗆𝖾𝗇 𝗎𝗇𝗎𝗍𝖺𝖼𝖺𝗄𝗌ı𝗇.❞ 𝖭𝖺𝗍𝖺𝗅𝗂𝖺, 𝖺𝗇𝗇𝖾𝗌𝗂 ö𝗅𝖽ü𝗄𝗍𝖾𝗇 𝗌𝗈𝗇𝗋𝖺 𝗎𝗓𝗎𝗇 𝗌ü𝗋𝖾 ü𝗏𝖾𝗒 𝖻𝖺𝖻𝖺𝗌ı𝗇ı 𝖺𝗋𝗓𝗎𝗅𝖺𝗆ış𝗍ı𝗋. 𝖡𝗂𝗋𝖽𝖾𝗇 ü𝗏𝖾𝗒 𝖻𝖺𝖻𝖺𝗌ı 𝖻𝖺ş𝗄𝖺 𝖻𝗂𝗋 𝗄𝖺𝖽ı𝗇𝗅𝖺 𝗇𝗂ş𝖺𝗇𝗅𝖺𝗇ı𝗋 𝗏𝖾 ü𝗏𝖾𝗒 𝖻𝖺𝖻𝖺𝗌ı𝗇ı𝗇 𝖾𝗋𝗄𝖾𝗄 𝗄𝖺𝗋𝖽𝖾ş𝗂 𝖭𝖺𝗍𝖺𝗅𝗂𝖺'𝗇ı𝗇 𝗌ı𝗋𝗋ı𝗇ı öğ𝗋𝖾𝗇𝗂𝗋... 𝖠𝗒𝗇ı 𝗓𝖺𝗆𝖺𝗇𝖽𝖺 ü𝗏𝖾𝗒 𝗄𝗎𝗓𝖾𝗇𝗂𝗒𝗅𝖾 𝗈𝗅𝖺𝗇 𝗂𝗅𝗂ş𝗄𝗂𝗌𝗂𝗇𝗂 𝗍𝗎𝗍𝗄𝗎𝗅𝗎 𝗄𝗈𝗋𝗎𝗆𝖺𝗌ı𝗇𝖽𝖺𝗇 𝗀𝗂𝗓𝗅𝗂 𝗍𝗎𝗍𝗆𝖺𝗒𝖺 ç𝖺𝗅ışı𝗒𝗈𝗋𝖽𝗎. °° ❥ Kapak tasarımı: @hayalliruzgarlar