Akşam Güneşim
  • Reads 666,380
  • Votes 38,229
  • Parts 95
  • Reads 666,380
  • Votes 38,229
  • Parts 95
Complete, First published Sep 18, 2022
Mature
'Ben en çok akşam güneşini severim Mem. Sarının en masum, turuncunun en tutkulu, kırmızının en şefkatli hali demek çünkü. Ben akşam güneşinin alacasına meftunum. Sen bu aciz yüreğimin akşam güneşisin Mem.'

                                             ☀️☀️☀️

Hızlandım. Bir insan kaçtığı bir yere ne kadar hızlı gidebilirse o kadar hızlı gidiyordum. Koştum. Ardımdaki sesler yaklaştı. Geçmişime yaklaştım. Gidebileceğim ilk yere ulaştım. Demir kapılı konağın önünde durduğumda elimdeki bıçağın kabzasını vurdum.

Nefes nefeseydim. Soğuk yakıyordu. Boğazımı yakıyordu. Tenimi yakıyordu. O soğuk yakıyordu ama ben donuyordum. Titriyordum baştan aşağı. Elimdeki kanlı bıçakla vurdum kapıya tekrar tekrar. Ayak sesleri bana yaklaşıyordu.

"Mem!" diye bağırdım yıllar sonra. Adı dilimden dökülünce içim dalgalandı. Sesim titredi. "Mem, aç kapıyı!" 

Gözlerim buğulandı. Adım sesleri kulağımda yankılanıyordu şimdi. Kalbim, göğüs kafesimden taşıyordu. Kirpiklerim bile titredi. O zelzelede birkaç damla döküldü soğuğun kuruttuğu yanaklarıma. 

"Aç kapıyı, Mem! Aç ne olursun, aç!"

Adım sesleri durdu arkamda. Bulmuşlardı beni. Yakalanmıştım işte. Memet kapıyı açmamıştı.

Kapıyı ilk ben kapatmıştım bize. Ama bu gece her şeye rağmen bana açamaz mısın Mem?

Göz kapaklarım kapandı. Kucağımdaki valizin içinde oğlum ağlıyordu. Elimdeki bıçağın bulandığı kan şimdi kuruyacaktı. Son kez kaldırıp vurdum kapıya. İçimle titredi sesim. Ağladım. 

"Mem... Duymuyor musun? Sesimi duymuyor musun? Aç kapıyı! Aç kapıyı Mem."

                                             ☀️☀️☀️

'Senden sonra en çok akşam güneşinden nefret ettim Zühre. Sarının en güçsüz, turuncunun en yalancı, kırmızının en zalim hali demekti artık. Ben bir akşam güneşinin alacasında zincire vurdum sevdamı. Sen yüreğime kazınm
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Akşam Güneşim to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
GÖKYÜZÜNDE AŞK'IN SONU (ROMAN) ✅ by NAJK1903
67 parts Complete Mature
"Siz hiç gökyüzüne aşık oldunuz mu? Ben oldum! " "Suçum seni sevmekse eğer seve seve tutuklanırım. Gönlüm esirse sana bil ki sevdiğim... Gök,yüzünde!" Akın'ın kalbinin küçük hırsızı, Ay tenli kadın Asel, gök mavilerin esiriydi artık. Bunu biliyor inkarda edemezdi. Artık ne o kaçabilirdi huzur kokan gök mavisi gözlerden nede sevdiği adam uçmasına izin verirdi. Sen, benim acıyan,kanayan yerlerimden öptün. Ben, sana inanmıştım... Bir zamanlar senin için açtığım yaramı sen, acıtarak sardın. Ben ise kendi açtığın yarayı üfleyerek iyileştiriyorum. Kim derdi ki geçmişinin aşk acısını daha atlatamadan yenisinin kapısını çalacağını? Asel, geçmişinde yaşadığı hatalı ilişkinin sonunda kendini yıpratması ile kanayan yaralarını göstermemek pahasına yeni aşklara kapısını kapatmak adına kalbinin kilidini vurmuştu. Kim derdi ki karşısına çıkan bir yabancının üstelik seni yapmadığı bir hırsızlıkla suçlayarak tek bakışıyla kalbinin pırangalarını kıracağını? Kendisi de bilmiyordu. Yaşayarak öğrendi. Yaşayarak sevdiği adamın kendisinin tüm yaralarını sararak acısına ortak oluşunu gördü. En çokta bunu sevdi; her git demesinde kalmasına, her bırak beni demesinde ellerini sımsıkı tutmasına. İşte o zaman anladı. Belki iki günlük bir yabancıydı ama gerçek aşkın ta kendisiydi. Acaba gerçekten öyle mi? Asel, aşık olduğu adama gözü kapalı güvenebilir miydi? Akın, sevdiği için hazırladığı oyunun kurbanı gerçeklerin acı prensiydi. Asel ise gerçekleri yaşadığını sandığı yalan toz bulutun da zamanla kendini kaybeden, kanayan bir güldü. Her şeyin sonunda asıl hayatının gerçek acısıyla yüzleşen Asel, lanet edercesine yaşamak zorunda kaldı. Hiç kimse yaptığı planın tam adresini belirleyemez. Oldu ki belirledi kader buna izin vermez!
ATEŞ VE BUZ by tugcegokceofficial
57 parts Ongoing Mature
Söylediklerini kabullenmeyerek kafamı iki yana salladım. Ona doğru uzandığımda ellerimi göğsüne koydum. Gözyaşlarım dur durak bilmiyordu. "Hayır, Kuzey hayır! Bana inan, n'olur bana inan! Ben sana ihanet etmedim. Ben Deniz'im, senin Deniz'in. Ben sana asla ihanet etmem. Yemin ederim oyun oynadılar bana, yemin ederim. Ölmüş babamın üzerine yemin ederim. Kuzey, inan bana n'olur sevgilim." Artık ayaklarımda, ruhumda derman kalmamıştı. Yavaş yavaş ölüyordum. Kalbim çürüyor, ruhum kayboluyordu. Kuzey, göğsünde duran ellerimi iterek omuzumdan tutup beni sarstı. Ağlayarak bağırmaya başladı. "İnandım lan sana, inandım! Sevdim." Gözlerinde büyük bir yıkımla baktı. Orada ki tüm anılarımızın birer birer parçalara ayrılışını izledim. "Sadece seni sevdim. Gözüm bir tek seni gördü. Etrafımda milyon tane kız varken, ben bir tek seni sevdim Deniz." Hep hasretle söylediği adımın dudaklarından nefretle çıkışını izledim. Onun gözlerinden akan yaşlar sakallarına bulaşıp kayboluyordu. "Güvendim ben sana. Kendimden daha çok sana güvendim. Neyin eksikti ha? Neyi vermedim de başka adamın koynundan çıkıp geldin bana? Söyle! Daha kaç adamın yatağına yattın lan? SÖYLE! Kaç adamın altında inledin? KAÇ YATAKTA ÖLDÜRDÜN BİZİ LAN SÖYLE!" Omuzlarım son sözleriyle sarsıldığında yer çekimine yenik düştü. Kafamı iki yana salladım. Yapmamıştım, ben ona ihanet etmemiştim. Kuzey'in nefretini kamçılayan gözlerimi ona diktim. O beni tanıyordu ve bana inanmalıydı. Onun ruhunun en derinine yalvarmaya devam ettim. "Yapmadım. Ben sana ihanet etmem! Yemin ederim oyuna geldim. Tuzak kurdular bana." Cinsellik içeren ögeler vardır. Şiddet unsurları içermektedir. 26 ARALIK 2022 tarihinde yazımına başlanmıştır. TELİF HAKLARI NOTER TARAFINDAN ONAYLANMIŞTIR. ÇALINMA DURUMUNDA YASAL İŞLEMLER AVUKAT ARACILIĞIYLA BAŞLATILACAKTIR. GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA
SAHİPSİZ by _eleutheromania_1
80 parts Complete Mature
Başlama Tarihi: 27.10.16 Romantizm#4: 03.02.17 Hikayenin ilk bölümleri yıllar öncesine aittir. Gelişmemi izlemek istediğim için bu bölümlere dokunulmamıştır. Bir varmış bir yokmuş diye başlattı bir kadın masalı. Bir varmış bir yokmuş diye devam ettirdi ikinci kadın anlatılanları. İçerde bir yerde yalnızca beyni oluşan biri söz istedi üçüncü kadın olarak ve sonra devam etti ona söz vermeyen dördüncü kadın anlatılanlara. Altı, yedi, sekiz ve dokuz dedi birinci kadın buranın sahibi olarak ve sözü verdi dördüncü kadına. Dördüncü kadın tırmandı kelimeleri ta on dokuza kadar. Dokuz dedi, beni ürkütür ve verdi sözü beyni oluşan içerdeki kadına. Sözü aldı içerdeki kadın ve başlattı kimsenin anlatmaya cesaret edemediği o yaşanmışlıklara. Bir yerde durdu önce burası yirmi beş durağı olmuştu sonra devam etti anlatmaya. Yirmi altı dedi önce artık kolu çıkarken, Yirmi yedi dedi sonra bacakları annesinin karnını tekmelerken, Yirmi sekiz dedi midesi tüm yaşanacakları annesinden çeker alırken, Yirmi dokuz dedi dördüncü kadına nispet yapar gibi bir gür sesle, Otuz dedi çığlıklar, gözyaşları ve kanlı bir mücadele içinde, Ben üçleri seven bir efsaneyim, anlatılan masallarda sadece varmış denilen o kısımı severim ve otuz benim en iyi halim. Otuz sadece yaşayan yanım ve otuz oluşturur Anka diye adımı. Geriye baktığımda otuz ceset görürüm her birinin üzerinde bir tüy bırakarak. Ve masal sona yaklaşırken kazanmaz iyi olan kimse. Çünkü geriye sadece ben ve bıraktığım tüylerim kalır. Altında tek renkten oluşan kızıl bedenlerle.
You may also like
Slide 1 of 10
GÖKYÜZÜNDE AŞK'IN SONU (ROMAN) ✅ cover
Yürek Ateşi  cover
SERENDİPÇE cover
anaokulu // yoonmin ✓ cover
Onun Çatısının Altında (Tamamlandı)  cover
ATEŞ VE BUZ cover
İGAP    İdeal Gelin Adayı Projesi (KİTAP OLDU) cover
Yaren'im cover
SAHİPSİZ cover
Kavin Badem: Dilemma cover

GÖKYÜZÜNDE AŞK'IN SONU (ROMAN) ✅

67 parts Complete Mature

"Siz hiç gökyüzüne aşık oldunuz mu? Ben oldum! " "Suçum seni sevmekse eğer seve seve tutuklanırım. Gönlüm esirse sana bil ki sevdiğim... Gök,yüzünde!" Akın'ın kalbinin küçük hırsızı, Ay tenli kadın Asel, gök mavilerin esiriydi artık. Bunu biliyor inkarda edemezdi. Artık ne o kaçabilirdi huzur kokan gök mavisi gözlerden nede sevdiği adam uçmasına izin verirdi. Sen, benim acıyan,kanayan yerlerimden öptün. Ben, sana inanmıştım... Bir zamanlar senin için açtığım yaramı sen, acıtarak sardın. Ben ise kendi açtığın yarayı üfleyerek iyileştiriyorum. Kim derdi ki geçmişinin aşk acısını daha atlatamadan yenisinin kapısını çalacağını? Asel, geçmişinde yaşadığı hatalı ilişkinin sonunda kendini yıpratması ile kanayan yaralarını göstermemek pahasına yeni aşklara kapısını kapatmak adına kalbinin kilidini vurmuştu. Kim derdi ki karşısına çıkan bir yabancının üstelik seni yapmadığı bir hırsızlıkla suçlayarak tek bakışıyla kalbinin pırangalarını kıracağını? Kendisi de bilmiyordu. Yaşayarak öğrendi. Yaşayarak sevdiği adamın kendisinin tüm yaralarını sararak acısına ortak oluşunu gördü. En çokta bunu sevdi; her git demesinde kalmasına, her bırak beni demesinde ellerini sımsıkı tutmasına. İşte o zaman anladı. Belki iki günlük bir yabancıydı ama gerçek aşkın ta kendisiydi. Acaba gerçekten öyle mi? Asel, aşık olduğu adama gözü kapalı güvenebilir miydi? Akın, sevdiği için hazırladığı oyunun kurbanı gerçeklerin acı prensiydi. Asel ise gerçekleri yaşadığını sandığı yalan toz bulutun da zamanla kendini kaybeden, kanayan bir güldü. Her şeyin sonunda asıl hayatının gerçek acısıyla yüzleşen Asel, lanet edercesine yaşamak zorunda kaldı. Hiç kimse yaptığı planın tam adresini belirleyemez. Oldu ki belirledi kader buna izin vermez!