"Sen beni aldattın!" Dedim haykırarak. "Yapma gülüm" dedi. Acı çeker gibi yüzünü buruşturdu. "Bana sakın gülüm deme, sakın! Sen gidince güller soldu. Güle âşık olan bülbüller bile kaçtı. Sen gidince bahar gitti yerine ayaz geldi. Sen hâlâ ne konuşuyorsun he?!" Yere çöktüm. Çünkü bacaklarım artık beni taşıyamıyordu. "Sen gidince bu bulutlarla birlikte ağladım ben!" Yeri yumrukladım sayamadığım kadar çok kez. "Sen gidince bu topraklarla birlikte çamur oldum! Sen hâlâ ne konuşuyorsun Ali Akif?!" Gözlerinden yaşlar akarken "Özür dilerim. Ellerin acıyacak vurma öyle yere. Bacağın kötü olacak hadi kalk yerden gülüm." Dedi. Kahkaha attım. Hâlâ beni düşünüyor gibi konuşması komiğime gitmişti. "Çok güzel bir baba olmuşsun, biliyor musun? Aynı hayalimdeki gibi. Tek fark o çocuğun annesi ben değilim." Tekrar güldüm..Tekrar tekrar tekrar... "Ayşin.." diyerek sustu. "Evlenme onunla.." Tüm sinir vücudumu sardığında sabrım artık taşmıştı. "Senin başkasından çocuğun varken benim kiminle konuştuğum ve kiminle evlendiğim seni zerre ilgilendirmez. Sen o kadına o masada evet dediğinde benim için bittin!" "Yapma Ayşin. Bizi bitirme ne olur her şeyin sebebi var! Zamanı geldiğinde anlatacağım ne olur bekle!" Diye dizlerinin üstüne çöktü. "Artık duymak istemiyorum. Sen benimle değil tekrar hamile olan karınla vakit geçir. Benim için artık Ali Akif diye birisi kalmadı." Omuzları sarsıldı. "Ne olursun evlenme. Bırakma, bitirme bizi ne olur! Ne olur benim gonca gülüm!" "Hoşça kal Ali Akif. Mutluluklar." Son kez gözlerine baktım. Hâlbuki her sonun başlangıcı güzeldir.. Ben bunu bilemedim. Her şey daha yeni başlıyordu...All Rights Reserved