Öylece trafiğe karışan aracın arkasından bakarken bacaklarımın beni taşımayacağını anlamıştım. Taşımasındı. Önemi yoktu. Kendimi dizlerimin üzerinde yere bırakırken de , alnımı soğuk asfalt zemine dayarken de , dişlerimi kırarcasına sıkarken de, aman kimse duymasın aman kimse Hazan güçsüz demesin diye soğuk havaya karışmasına izin vermediğim hıçkırıklarım bedenimi amansız bir sıtma krizine girmişim gibi titretirken de , gözyaşlarım kirpiklerimi ıslatırken de , sevdiğim adam " Yapma Hazan! Öldürme beni yavrum" diye feryat ederken de hiçbir şeyin bir önemi yoktu. Hiçlik bu olmalıydı.
Yine de "vatan sağolsun" du.
Terörle Mücadele Savcısı Hazan Hilal Türkoğlu
Yüzbaşı Fırat Demir Korkmaz
"Mevzu bahis vatan olduğunda her Türk bir askerdir."
"Kitaptaki olayların gerçek kurum ve kuruluşlarla hiçbir ilişkisi yoktur. Herşey tamamen hayal ürünüdür."
Yıllar önce Dostluğun yerini Hasımlık alan iki ailenin arasında yok olmuş masum bir aşk. 5 yıl sonra bir çatışmada karşılaşan iki aşık. Bu karşılaşma aşklarını yeniden doğuduracakmı yoksa tamamen bittirecekmi?