Yaşıyorduk, işkence çekiyorduk, idam ediliyorduk, köle gibi çalıştırılıyorduk, susuyorduk, çığlık atıyorduk ama hepsinin sonunda sesli ya da sessiz bir savaş veriyorduk çünkü seviyorduk.
Şaşırtıcıydı, sevgi bazen bir savaş meydanının ortasında size uğruyordu.
O an iki yolum vardı.
Ya sevecektim, ya ölecektim.
Sevmeyi seçtim. Onu sevmek de ölümü daima nefes gibi ensende hissetmekti.
"En büyük savaşların ortasında kurak topraklardan bile bazen çiçek açar, bombalar etki etmez, kökleri sımsıkı tutunur. Bir bakarsın renkler canlanır, güzel kokar her yer. Sen bu çiçeksin diyemem, biz bu çiçeği temsil ediyoruz diyebilirim.
Özgürlüğümüze."
Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.
Egoist mafya-cık : o herif bir daha sana dokunursa o elini kökünden koparırım küçük.
Egoist mafya-cık : Anladın mı beni ?
Siz : sanane ya seni ne ilgilendirir?
Egoist mafya-cık : Bir daha ki sefere uyarmam küçük bu son uyarım beni kışkırtma.
Egoist mafya-cık: ayrıca soruna gelicek olursak da yakında beni neden ilgilendirdiğini anlayacaksın küçük.
Siz : Daha karşıma bile çıkamayan bir adam için çok iddalı sözler bunlar.
Siz : AYRICA BANA KÜÇÜK DEMEYİ BIRAK!!!
Egoist mafya-cık : Tamam çıkalım bakalım karşına KÜÇÜK : )
___________________________________________
Kitapta argo kelimeler ,+ 18 sahneler yada içerikler bulunabilir lütfen buna dikkat ederek okuyun.