Kendi hayatımın tanrısıyım, bu korkunç ama eğlenceli.
Uçurum çizgisinde yürümeye benziyor. Sadece bir adım atmana bakıyor her şey. Ama o adımı hiçbir zaman atmıyorsun. Korkuyorsun fakat delicesine eğleniyorsun. Hayatını bir uçurtma ipine bağlayıp uçurumda uçuruyorsun. Karşıdan gören herkes düşeceksin diye korkuyor ama sen uçurtmanın ipi elinden kaçsa peşinden gidebilecek kadar eğleniyorsun.
Sen yerine bağlısın ama birileri çoktan kırlangıçların peşinden gidiyor.
Böylesi daha iyi oluyor. Onlar atlıyor, sen ölüyorsun.
Ben, ipin üzerinde yürürken yere bırakacağın şapkan değilim.
Ben, karşıdan karşıya geçerken elini bırakacağın çocuğun değilim
Ben, kıyıya vuran bir odun parçası değilim
Ben, ilk durakta indireceğin yolcun değilim
İlk vazgeçtiğin hayat...
Hızla giderken camdan aşağıya atacağın o çöp ben değilim.
Ben hala karanlıktan çok koruyorum.
Ben hala geceleri birisi bana masal okur diye gece lambamı kapatmıyorum.
Ben, rüyanda gördüğün o kız değilim.
Kabus bir hayalet, kayıp bir düş, düğüm bir karanlık, aciz bir sevda, uçabilen bir umudum.
Ben geceleri uyandığında elinden tutan o kız değilim.
Ben biraz deniz biraz biraz gökyüzüyüm.
Geceleri ağlayan o çocuk benim.
*KİTAP YENİDEN YAZILIYOR!!*
Efsan ailesinin evlilik baskısına daha fazla dayanamaz ve Mardin'den hiç bilmediği bir şehre İstanbul'a kaçar.
Atlas Akay yer altı dünyasının karanlık lideri. Hayatta hiçbir korkusu olmayan ölümün ta kendisi olan bir adam.
Kader bu ikisini hiç beklemedikleri bir anda karşı karşıya getirecek. Yeni bir aşkın külleri doğacaktı.
"Adam yanacak kadının bedeninde kül olacaktı..."
-Yetişkin içerikli bir kitaptır!!!
-Kitapta bolca +18 vardır.
-Argo vb. olumsuz ögeler barındırmaktadır!!!