Kayıp
  • Reads 31
  • Votes 0
  • Parts 4
  • Reads 31
  • Votes 0
  • Parts 4
Ongoing, First published Oct 11, 2022
- Amacın ne senin ? 
+ Gülümsedim sadece (çünkü mücadele ettiğim şeylere yoğunlaşmaktan başka bir amacım yoktu.)
- Böyle yapman bana neyi çağrıştıyor biliyor musun ? gerçekler ile yüzleşmekten korkan zavallı bir kızı...
+ Bardağı taşıran son cümle olmuştu bu. Zavallı kız öyle mi ? diyerek üzerine yürüdüm. iki elim ile göğsüne sertçe vurduğumda, bir kaç adım geriye doğru sendelendi. Ellerimi saçlarımın arasına geçirerek sakin kalmaya çalışırken. Sen kimsin diye olabildiğince bağırdım. Gerçekler ile yüzleşmekten korkan biri olsam, bu zamana kadar ayaklarımın üzerinde durabilir miydim ? Yada okul harçlığını çıkarmak için gecenin bir saatine kadar, insanların artığını yıkayıp ay sonunu getirmek için mücadele edebilir miydim. Ben zavallı olsam bunların hiç birine güç yetiremem.
- Bee-n benn öyle demek istemedim. dedi
+ Sen ne yaa sen neeee. Bunca zenginliği bana sunduğun için koşup boynuna atlamamı beklemedin, demi. 
- Ben bunca zenginliğe nasıl sahip oldum peki ? Her şey hazırdı ben mi gelip üstüne kondum ? Gecelere kadar projeler ile uğraştım ben. kendimden ödün verdim. Sırf ailem rahat etsin diye. Onları hayal kırıklığına uğratmayayım diye. 
+ Sadece sustum ikimiz de birbimizi tanımıyoruz. Ve ikimizinde yorgunlukları vardı.
- Sustu çünkü ben zenginliği ile övünen biri değildim. ikimizde birbirimizi tanımıyorduk. ihtiyacımız olan tek şey " Zamandı " bunu ikimiz de çok iyi anlamıştık.
All Rights Reserved
Sign up to add Kayıp to your library and receive updates
or
#427saplantı
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
42 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
mianhe cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
Kimsiniz?/Yarı Texting  cover
GECENİN İZİ cover
 PAPATYA (Gerçek Aile) cover
ENDA • Gerçek Ailem cover
Güneş Tutulması  | Yarı texting  cover
ÖFKE ÇİÇEĞİ  cover
İMDADIM cover
Dilerim Ki | Gerçek Ailem cover

mianhe

50 parts Ongoing

"Bekle, bir şey demeden gidecek misin?" Denize bodoslama atlamadan bir kaç dakika öncesi sadece nefes nefese sorduğum sorunun sahibine, bana, kısa bir bakış attı. "Kelimeleri tükettiğimizi sanıyordum?" Ve kollarını ileri uzatıp denize atladı. Yapabildiğin en iyi şeyi yaptın. Yine kaçtın.