"Hşt! Numaranı versene." Ay bu odun kim kız! Betül'e doğru eğilip kısık sesle; "İnsan pat diye bir insandan numarasını ister mi kanki?" "Kızda cevap vermiyor korkuyor mu ne?!" Bana kaş göz yapan Betül kuşuma "Ne diyorsun yaa ,anlamıyorum." dedim. "Kızım sana diyorum sana!" diyen hödük beyin sesi tam arkamdan daha yakından gelirken irkildim. Kafamı adeta bir çocuk mezarı kadar büyük ayaklarından kaldırıp ; "Bana mı diyorsunuz?" "Kızım senden başka numarasını isteyeceğim kız mı var?" "Rüveyda ben buna dalarım kardeşim." diyen kankime o iş bende bakışımı atarak Ayağımı bankta dışarı çıkarttum. Çocuğun karşısında dikildim ve;" Defol git kendi çöplüğünde öt! Pis saygısız." Yanındaki serseri grup dalga geçer gibi beni süzerken; Betül avına bakan aslan gibi onları inceliyordu. "Gidin buradan!" "Hemen yan banktayım güzelim." diyerek yan banka ayağını ayağının üzerine atarak oturdu gevrek gevrek gülerek bize bakıyordu. En iyi bildiğim şeyi yaparak... . . . Tevâfuk bir hikayenin sonu ne kadar mutlu bitebilir...