Kimine göre kolay, kimine göreyse zordur affetmek. Bazense imkansızdır. En çokta katilini affetmek zordur. Hayallerinin, umutlarının, geleceğinin katilini...
Ben bahtsız bir prenses olarak, savrulan yaprak misali rüzgara teslim olmuşken, o kaderimizi değiştirmeye and içmiş bir şövalyeydi. Masallar da prensesler prenslere aşık olurdu, şövalyelere değil... Peki ya şimdi bir şövalye bir prensesi kendine aşık edebilir mi?
Kaderin oynadığı oyunu bilemezdim. Bana herşey dümdüz gelirken bir anda karma karışık olan bu hayat yolculuğunda kendi başıma yürüdüğümü düşünüyordum, ta ki bu deli adam, hayallerimin katili olan bu adam bana, kalbime dokunana kadar.
Kader ağlarını örmeye başladı, bense düştüğüm karanlığın içinde küçücük bir ışığa tutundum. Bu ışık beni aydınlığa çıkaracak mı? Bilmiyorum. Bildiğim tek şey sabır tüm kapıları açar. Taşlaşmış kalplerin paslı kilitlerini bile... Kalbinin kiliti paslanmış bir kız ve o kalbin kapısını açmak için tüm anahtarları sabırla deneyen bir adam...
Aşk çok naif bir duygudur, kırmaz, dökmez, incitmez ve en önemlisi sabırla bekler. Sevdiğinin kalbine ektiği küçük tomurcuğun filizlenmesini bekler. Bu hikaye Yusuf ve Aynur'un hikayesi, paramparça olmuş kalplere umut olmaya gelen iki aşığın...
Viranşehir köyünde zamanında halka zulmeden adamın katil oğlu ile ansızın onun kapısını çalan masum güzel lalin
~ Efkan ve lalin
Kötü yorumlarınız ve hakaretleriniz sizde kalsın.
İlk bölümler okur çekmek için öyle yazıldı xkdnkxdm
Yetişkin İçerik