Nasıl öleceğimi bilmiyorum. Ama nasıl yaşayacağımı seçmek benim elimdeydi. Ama anlamadığım şey bu hayatın beni nasıl yaşatacağıydı. Damarlarıma işlenmiş yalnızlık aldığım her solukta boğazıma batıyordu. Bu öyle bir yalnızlıktı ki , zehri de şifası da kendiydeydi. Kendi kendini bitiriyor , kendi kendini doğuruyordu. Her ölüp giden yalnızlık, bir diğeri ne gebe kalıyordu. Gebe kalan yalnızlığımı etrafımdakiler ile doldurmaya çalışsam da, sanki tüm dünya gelse dolmayacak gibiydi. Yalnızlığa mahkum olmuş kalbimi, sanki yüreğine dünyaları sığdırmış birisi dolduracak gibi...All Rights Reserved