Saat dokuzu yirmi geçiyordu.Nava yolun kenarında arabayı durdurmuş, öldürmek için para aldiği adamı bekliyordu. Bu onun ilk işiydi. Kiralık katil Zeo'nun yanında büyümüş olmasına rağmen tedirgindi.Terliyordu kafasını kaşıyordu. Biraz daha bekledi ve beklediği araba geldi.Kalbi duracak gibi oldu yüzü sarardı. Arabayı takip etmeye basladı. Bunu para için mi yapıyordu yoksa önceki kurbanını öldürürken yaralanan Zeo için mi. Emin değildi. Gerçekten yapabilecekmiydi onu bile bilmiyordu. Yol boyunca düşündüğü tek şey vardi. Oda kurbanın kim olduğu ve neden ölmesi gerektiği. Zaten yillarcada Zeo'ya bu soruyu soruyordu. Ama Zeo her seferinde ayni cevabi veriyordu; "Masum insanlarin yaşaması için onlarin ölmesi gerekir." Ama hiçbir zaman da bu adamların kim olduğunu, ne iş yaptıklarını hatta daha önemlisi neden öldürülmeleri gerektiğini de söylemedi,tıpkı bu son öldürmesi gereken kurban gibi. Takip ettiği araç bir marketin önünde durdu.Şöför aractan indi ve markete girdi. Nava inip inmeme