Bakıyordu adam.
Kara saçlarına, yeşil gözlerine, beyaz tenine, güldüğü için yanağında oluşan o ömürlük çukura...
İçi yana yana bakıyordu. Hasreti ile kanayan yüreğiyle bakıyordu.
Ne güzel demişti mevlana;
Gönül yorulunca ter, gözden akar...
Gönlünün teriyle, gözünden akan yaş ile bakıyordu.
Yağan yağmur ile karışmıştı artık gözyaşları. Ama gönlü öyle bir sevda ateşi ile yanıyordu ki, o an istedi bir tek onun üzerine yağsın bu yağmur, yağsın ki söndürsün içindeki ateşi.
Ama o an irkilerek kendine geldi ve 'hayır' anlamında salladı başını. Onun sevdasının ateşiydi bu. Varsın yaksın, kül etsin ama gitmesin kendinden.
Çünkü ona dair sahip olduğu tek şeydi içindeki bu yürek yakan sevdası.
Yıllardır hasretiyle kavrulduğu sevdası.
Yara olan ama yâr olamayan sevdası...
Kaderin üstünde bir kader vardı,
Ve her şey olacağına varırdı...
🫀
***
Bir umut beklemekti onu
Bir umut kavuşmaktı ona...
***
Kapak için @askerhan1m 'e teşekkürler. ✨️
Kardeşi Mert için gittiği bir barda seçtiği bir adamdan hamile kalmayı planlayan Duru'nun tek amacı doğacak olan bebeğinin kardeşine nefes olmasıdır.
Duru amacına ulaşır fakat bilmediği şey ise seçtiği adamın karanlık dünyasıdır.