"Peki, sadece beni sev o zaman! Dayanamıyorum ben!" diye bağırdı Deres. Ava neye uğradığını şaşırmıştı. Adanın sert adamı ondan onu sevmesini mi istemişti? "Bunu Yekta'ya yapamam, Deres." diye fısıldadı Deres'in aksine. İçi gidiyordu karşısındaki adama. "Peki," dedi adam. "Ben yapılması gerekeni biliyorum!" "Hayır Deres. Yapma! Beni hepten kaybedersin!" dediğinde Deres çoktan sahile doğru yürümeye başlamıştı bile. Ava arkasından yürümeye başladığında bir şey gördü. Çok fazlaydı gördükleri. Adam, sarışını ağaca gömmüştü. Neler olduğunu bilmiyordu orada çünkü Deres'in sırtına bakıyordu gözleri. Ayakları hissetmemeye başladığı anda uzaklardan gelen adını duydu. "Ava!" Yekta ona sesleniyordu. Kendine geldiğinde, kendini Yekta'nın kollarında buldu. Yekta'nın dudaklarını dudaklarında hissettiği anda gözlerinden yaşlar boşandı. Artık ödeşme vaktiydi. İçindeki hissi yok etmek istercesine ağlarken, fark etti bunu. İkisi de birbirine ödeteceklerdi.
5 parts