Bir yaşam ne kadar vasat olabilirse, o kadar vasattı bazı yaşamlar.
İki yaşam ne kadar alakasız olabilirse, o kadar alakasız ve bağımsızdı.
Hazen, hayatını bir boşluğa adamıştı. Kimi zaman o boşluktan kurtuluyor ama bir şekilde yine kendini tanıdık yerde ve kollarda buluyordu. Korkuyordu çünkü yalnızdı. Yalnızdı çünkü yeni bir darbeye yer kalmamıştı yüreğinde.
Uygan ise, hayatını çocuğuna adamıştı bir adamdı Hazen'in aksine. Onun bir amacı vardı. O da korkuyordu ama; o amacının sona ermesinden korkuyordu. O amacı ilelebet yaşatmak istiyordu. Güçlüyü oynuyordu, güçlüydü ama yıkılması an meselesiydi.
Peki ya, bu iki insan bir araya gelse ne olurdu? Birbirlerinin korkularını sararlar mıydı yoksa ilelebet düşmanlığa mı oynarlardı?
Yaş Farkı Vardır (9 yaş)! Lütfen bunu bilerek okuyunuz...
Atabey Ailesi yıllardır yaptığı mafyacılık işlerine son verip emekliye ayrılmıştı. Çağlar Atabey 4 oğlu, karısı ve yakın aile dostlarıyla huzurlu hayatının tadını çıkartıyordu. Ta ki bir gün şirketine bir mektup gelene kadar... Yıllar önce ölen kızının aslında yaşadığını ve ölü bir bebekle karıştığını söyleyen bir mektupla bütün dengeler bozulur. Bir yandan hasta annesi ve öfkeli babasıyla uğraşırken okumaya çalışan Çiçek bir yandan da şehit sevgilisinin yasıyla kavruluyordur. Bunun üzerine bir de yıllar önce karıştığını öğrenen Çiçek'i karmaşık günler bekliyor.