ayrı ülkelerde yaşayan kayıp kalplerini arayan genç'leri karşılaştırıan imkansızlıklar dolu aşk masalı andıran hikâyesiyle "kar küresi" hikaye konusu=] Türkiye ve güney Kore kardeşliğinin zarar görmesiyle iki ülke ilişkilerini kurtarmak için yapılan yeni değişiklikler yüzünden ülkeden ayrılmak zorunda kalan Türk ve Koreli öğrencilerinin imkansız ve masalsı aşk hikayeleri damla: Kar tanesi'yim ben öyle soğuk öyle küçük öyle yanlız dokunsan yok olurum.bir saatlik hayatımı bana dokunarak yok ediyorsun bırak yere varayım kimse bu soğuya dokunacak kadar sevmesin beni. Beni sevgi öldürüyor belki bırak yanlız ve soğuk olmaya devam edeyim ellerim hep buz gibi olsun kalbim hep kayıp olsun karanlıklarda oradaki küçücük beyaz nokta yetsin sadece açıyınca hissediyorum zaten Jung: senin gibi kendime bir lakap edinmedim dam sana kar tanesi demektense dam demeyi daha çok seviyorum tıpkı gözlerin ve gülüşün gibi. senin kayıp kalbine bağlandı benim sana saf bir sevgiyle bağlı dolup taşan kalbimde kalbinin peşinden atladı bu karanlığa kendini suçlama kendi isteğiyle seçti karanlığı yok etmez onu karanlık onu yok edecek o karanlıkta yanlız kalman "ben sana kendimi anlatamam dam ben tamamen senle dolmuşum her yanım sen olmuş gözlerim her an seni arıyor kalbim seni düşünce bile son derce hızlı atıyor anlamak istemiyorsun biliyorum ama bende kendimde kendimi değil seni buluyorum "senin okuduğun kitaptaki söz gibi "seni çaldıkça sen büyüdün sen büyüdükçe ben küçüldüm yok olmak üzereyim dam gör görmüyorsan duy duyuyorsan canını acıtma benim kalbim senin kalbine bağlı ben senden daha çok zarar görüyorum "❄️❄️🗝️All Rights Reserved