"Bal gibi aşıksın işte geri zekalı! Niye inkar ediyorsun?!" diye bağırdı Bilal.
Barış'ın aklı karışmıştı. Aşk bu muydu yani? Böyle, sanki her an kusacakmış gibi olmak; bir kamyon eşek ölüsü taşımış gibi bitkin hissetmek; onun yüzü, gözünün önünden defolup olup gitsin diye, bikinili Rihanna posteri seyrettiğin halde, gusül abdestine ihtiyaç duymamak... hayır bu çok saçmaydı!
Ama ilk kez midesi uçuşa uçuşa bulanıyordu... İlk kez bir kızın resmini çizmişti. İlk kez bir kızın yanaklarını mıncıklayıp öpesi gelmişti. İlk kez bir kızın önüne gelen saçlarını, kulağının arkasına sokuşturmak istemişti. Hatta aynı saçlardan, kendisine bıyık yapmak bile istemişti.
Çayına şeker atıp karıştırırken kendine dahi kabul ettiremediği şeyi, arkadaşlarının ona kabul ettirmiş olmasının şaşkınlığını yaşıyordu.
"Sevsem ne olur?" Diye mırıldandı. "Kızın benden midesi bulanıyor."
"Laaan!" diye bağırdı Ahmet, gözleri iri iri açılmıştı. "Yoksa kızın yanında gaz falan mı çıkardın?"
Barış hiçbir şey söylemeden kalkıp balkona çıktı. Kendisini sigaraya daha yeni yeni teslim etmişti ki, Bilal'in gitarının sesi, kulaklarını okşamaya başladı. Sigarasını derin derin içine çekerken, içinde bir şeylerin kor gibi yandığını hissetti...
UYARI: +13 SAHNELER, ARGO VE KÜFÜR BARINDIRIYOR !