''Hayatım boyunca cehenneme sürüklendim''
Kaybetti.
Herkesin onun yaşlarında bulduğu 'O'nu, o bulması gereken yerde kaybetti. Bulmak da istemedi doğrusu.
Ya gerçek hayat sahip oldukları ve buldukları değilde hayalini doya doya yaşadığı şeylerse? Bulunmadan da yaşanabiliyorsa bazı şeyler?
Biz insanlar sıkılgan canlılarız, gecelerce hayalini kurduklarımıza sahip olduğumuzda mutlu olur, sonra da sıkılıp bir köşeye atarız. Bir daha da aramayız, unuturuz. Çünkü yenilikler isteriz.
Ya hayaller? Hayaller imkansız olarak bilinir; gerçekten öyleler mi? Değiller. Onları imkansız yapan biziz. Oysa hayaline sahip olmak... Sahip olamadığın bir şeyin hayalini kurup yaşamak onu sonsuz kılar. Hep aklında olur, düşüncesi mutlu eder ve değeri bilinir.
Benim sahip olun dediklerim duygular. Cisimler ve insanlar geçicidir.
Hayal edin.
''O''nun, onların, benim, bizlerin sahip olamadığını hayal edip sahip olun. İmkansıza sahip olun.
Bulun. Kaybetmeyin. Sıkı sıkı tutunun 'O'na.
''O'' öldürür.
''O'' üzer.
''O'' yaşatır.
''O'' bir tebessümün sebebidir.
Biri için 'O' olun. Yaşama sebebi olun.
*KİTAP YENİDEN YAZILIYOR!!*
Bir kadın düşünün ailesinin baskısıyla zorla evlendirilmek isteniyor. Çaresizliği iliklerinize kadar hissettiniz değil mi? Peki bu kadın kendi şehrini terk edip hiç bilmediği bir şehre arkadaşının yanına kaçmak isterse?
Yer altı dünyasının karanlık yüzü olan bir adam, gittiği mekanda karşısına çıkan kadından ilk görüşte etkilenir. Fakat bilmediği birşey vardı. Kadının ona meydan okuyacak olmasıydı. İki farklı hayat iki farklı karakter.
Kadın meydan okuduğu adamdan habersizken adam kadına esir olacaktı. Bu şehir ikisine de acımayacak. Adam çoktan kadını kendi karanlığa hapsedecekti.
"Adam yanacak kadının bedeninde kül olacaktı..."
-Yetişkin içerikli bir kitaptır!!!
-Kitapta bolca +18 vardır.
-Argo vb. olumsuz ögeler barındırmaktadır!!!