Geçmişten bir anı...
Hep yaptıkları gibi ikisi hava kararınca evlerinin verandasına çıkmış yıldızları izliyorlardı.
"Karanlıktan korkmuyor musun?" dedi ilk kez soruyormuş gibi.
"Hayır, korkmuyorum."
"Hiç mi?"
"Hiç,"
"Ama ben korkuyorum..."
"Neden korkuyorsun ki?" Yüzü her zamanki gibi Deren'e değil yukarıya, gökyüzüne dönüktü.
"Çünkü filmlerde kötü şeyler hep karanlıkta ortaya çıkıyorlar. Canavarlar, hayaletler, katiller..."
"Ama bunun adı karanlıktan korkmak değil ki, sen canavarlardan ve hayaletlerden korkuyorsun."
"Ne fark eder ki?"
"Canavar ve hayaletlerin ortaya çıkmayacaklarını bilsen korkacak mıydın yine de?"
"Hayır,"
"Anladın mı? Bu kötülüklerden korkmak, karanlıktan değil."...
TAMAMLANDI
Anneannesini görmek için gittiği şehirde üsteğmen Göktürk ile karşılaşan Efsun hiç beklemediği gerçeklerle de karşılaşır
___
" sen benim hayatımda hangi sıfatla yer alıyorsun , ben hangi sıfatla senin hayatında yer alıyorum?!" Dedim anlamayarak gözlerime tutunurken gözleri dudaklarımla gözlerim arasında mekik dokudu.
" hangi ara hayatıma bu kadar girdin inan bilmiyorum sarışın ama hayatımda ilk defa bir şeye iyiki dediğimi biliyorum. " dedi gözlerime bakarken sözleri beni bozguna uğratırken kalbim hızlandı. " ve ilk defa bir sarışının saçlarını gönlüme bağladığımı hissediyorum." Dedi fısıltıyla .
"Benim aklımda fikrim de vatanımken gözüm kendi ailemi bile görmezken hangi ara gelip kalbime yerleştin sen kadın?" Dedi bunu daha çok sitem eder gibi söylemişti sözleri birer birer kalbime darbe indirirken Kirpiklerimin bile titrediğini hissetim.
Ben çoktan bir askere kalbimi vermiştim bundan benim bile haberim yoktu...