Dört duvarın arasında bir dünya kurmayı hiç düşündünüz mü, yada yaptınız mı böyle bir şeyi? Ben yaptım ve iyi ki de yaptım. Bu acımasız dünyadan kendimi kurtararak dört duvarın arasında tek başıma ama mutlu olduğum bir dünya kurdum kendime.
" Ben Lale. Kimsenin görmek istemediği, duymak istemediği, aslında dünyaya getirilmek istenmeyen Lale. Annesi babası olan ama aslında olmayan, geldiği dünyada huzuru bulamadığı için, o dünya canını yaktığı için dört duvar arasında kendi dünyasını kuran Lale. Kendi dünyasında huzuru bulan, ağlayan, korkan ama her ne olursa olsun odasına, dünyasına sığınan ve mutlu olmaya çalışan Kale. İnsanlar tarafından sevilmeyen Lale."
"Kendi kurduğum ufak dünyamda huzuru buldum, mutluluğu, eğlenceyi buldum. Korktuğumda sığınabileceğim bir annem ve babam olmadığı için odama, dünyama sığındım her zaman. Beni dünyaya getiren annemin dertlerimi dinlemesi gerektiği yerde dört duvar dinledi dertlerimi. Ağladığımda bana babamın sarılması gerektiği yerde yastığım ve yorganım sarıldı her zaman.. ve ben sanmıştım ki, hayatım hep böyle ilerleyecek. Kimse tarafından sevilmeyen, monoton bir hayatı yaşamaya mahkum olacağım sandım. Değilmişim meğer, bunu çok sonra anladım."
"Nefret ediyorum senden anlamıyormusun?"dedim titreyen korku dolu sesimle
"Sevemiyorum ben seni olmuyor işte artık vazgeç benden izin ver gideyim"dedim artık bağırmaktan kısılan sesimle gözlerimden yaşlar durmuyordu hıçkırıkların arasında kaybolmuştum...benim isyan etmemin aksine o bana acıyan gözlerle bakıyordu ne kadar acizdim
Kolumu tutan elinden kurtarıp kapıya doğru koştum belime sarılan kollar buna mani oldu kafasını boynuma gömerek derin nefes a
ldı
"Veremem....."
"Eğer benden gitmeye kalkarsan seni odaya bile zincirlerim ama izin vermem"dedi korkudan ne yapıcağımı bilmiyordum artık yaşamak istemiyordum bu adamın esiri olmaktan bıkmıştım....