Yağmur damlaları zemin ile buluşurken adımlarını hızlandırarak ıslak zemine bastı. Su birikintisine basmasıyla çamurlu su botlarına ve taytına sıçramıştı. Kafasındaki şapka ve taktığı maske yüzünü gölgede bırakıyor olmasına rağmen gülümsediği anlaşılıyordu. Görüş açısına giren bina ile adım atmayı bırakarak ellerini ıslak kabanına koyarak binayı süzmeye başladı. Süzdüğü binayla içini tarifi olmayan bir heyecan sardı. Köşelerde ki kamera ve alarmlar bile gözünü korkutmamıştı. Uzun zamandır bu gece için çalışıyordu ve sonunda beklediği gece gelmişti. Demir kapıyı ittiğinde korumaların baygın olduklarını görünce dudakları kıvrıldı. Ekibi her şeyi halletmiş kendisine tıpkı bir yılan gibi içeriye sızıp alması gerekeni alması kalıyordu. Binanın içine girdiğinde parmak uçlarını tırabzanda gezdirerek üst kata çıkıyordu. Görüş açısına giren büyük kapıyla dudakları kıvrıldı. Kabanından çıkardığı anahtarla kapıyı açarak son derece lüks olan odayı inceledi. Yavaş adımlarla kasaya ulaştığında getirdiği aparatla kasayı açtı. Islak eldivenini çıkarıp kasanın içinde ki belgeyi alınca heyecanla gülümsedi. Kulaklığından gelen seslerle oyalanmayı bırakarak sahte belgeyi yerine koyduktan sonra hızlıca odadan çıktı. Binadan çıktığında ekibinin yanına gitmek için adımlarken bileğinden tutulup çekilmesiyle irkildi. Arkasına döndüğünde takım elbiseli adamı görünce kalp atışları hızlandı. Adam atağa geçeceği sırada çevik hareketle adamın diz kapağına tekme atıp eğilmesini sağladı. Diz çöken adamla dudakları kıvrılırken dirseğini ensesine geçirmesiyle adam yere yığıldı. Yere yığılan adamı mavi irisleriyle süzüp hızlıca demir kapıdan çıkarak ekibinin yanına gitti. Lakin hiç bir şey onun düşündüğü gibi olmayacaktı. Çünkü bayılttığı adam sağ bileğinde kiAll Rights Reserved
1 part