KENAN'DA BİR SÜVEYDA
  • مقروء 42,457
  • صوت 2,396
  • أجزاء 58
  • مقروء 42,457
  • صوت 2,396
  • أجزاء 58
إكمال، تم نشرها في ينا ٢٤, ٢٠٢٣
للبالغين
Gün; silahların ve güllerin kavgaya tutuştukları bir zaman.

Saat; Gecenin şafağa uzayan saatleri.

Nefretin düştüğü, aşkın çıkmaza savrulduğu dar bir vakit. 

Süveyda'nın Kenan'ıyla sınandığı, Kenan'ın Süveyda'sıyla kanadığı sancılı bir kış gecesinden 

Kara kışın son haftaları...

Kış büyüsü değil, gönül çıkmazı. 

🥀

Yola çıkarken planlarımın arasında Kenan yoktu. Ansızın dahil olması da benim suçum değildi. Nasip, kısmet, kader, hayat... Bu saçma şeyler yüzünden yaşama dair kurduğum planlarıma dahil oldu. Ya da benim hat bilmez istek ve arzularım yüzünden. 

Onu ilk gördüğüm an... Bir günahtı bulaşmak istedim, bir suçtu işlemek istedim, bir yasaktı yıkmak istedim, bir katı kuraldı çiğnemek istedim, kendime yapacağım en büyük kötülüktü yapmak istedim. Üzerime yapışmış günahın hesabını öteki dünyada verecektim, işlediğim suçun cezasını gözlerine bakıp da sarılmadan bırakarak çekiyordum, yıktığım yasağın bedelini kalbim çekiyordu, çiğnediğim kuralın hesabını onu her gördüğümde dokunmadan bırakarak çekiyordum. 

Kenan... Kendime yaptığım en büyük kötülüktü. Her şey benim isteklerim ve hat bilmez arzularım yüzünden olmuştu. Bundan asla onu sorumlu tutamazdım ama işlerin daha kötü bir hal alması onun yüzündendi. Kenan Şehzat kötü bir senaryo yazarken kalbime dolandığı gibi ben de onun ayağına dolanmıştım. Ben, kötü talihi olan kaderlerimizi birbirine bağlamaya çalışırken, Kenan işlerin daha kötüye sarması için kötü bir senaryo yazmıştı. 

Şimdi ölsün istiyordum, yıkılsın, benden bir medet iyilik dileneceği günlerin olmasını istiyordum. Hâlâ boş kalbimi saf bir sevgi dolduruyor olabilirdi, ama istiyordum işte. 

Ona yangın olmak istiyordum, alevimde cayır cayır yansın. 

Zehir olup ruhuna sancı olmak istiyordum, ıstırapla kavrulsun.
جميع الحقوق محفوظة
الفهرس
قم بالتسجيل كي تُضيف KENAN'DA BİR SÜVEYDA إلى مكتبتك وتتلقى التحديثات
أو
إرشادات المحتوى
قد تعجبك أيضاً
ÖLÜM KELEBEĞİ بقلم Nilayes45
11 جزء undefined أجزاء مستمرة
Alya için kurallar basitti. Düşünme, yap! Unutma, hatırlat! Acıma, öldür! Acımasız bir dünyanın kollarına atılan bir kız çocuğun güvendiği tek kişi kardeşiydi. Kardeşi için yapar, kardeşi için ölür ve yine kardeşi için yaşardı. Yeni bir kurbanın infazı için gittiği bir gecede kendi için hazırlanan tuzağı nereden bilebilirdi. Yaşamak istedi...yaşadı. Özgür olmak istedi...tutsak oldu. Hemde hayatı boyunca iki defa gördüğü bir adam tarafından. Onu kelebek diye seslenen adam. Planlar değişti, oyunlar bozuldu. Alya kendini hiç ummadığı bir oyunun içinde buldu. Hazır mısınız? O zaman sizi şöyle alalım. Dikkat edin bu oyunda hiçbir şey göründüğü gibi değil. **** "Ne gülüyorsun? Komik mi? Kişilik boz..." Ben cümlemi tamamlayamadan gözümdeki bandı çıkardı ve çenemi parmaklarının arasına aldı. Kafamı kendine doğru çevirdiğide kısılı gözlerim açıldı ve yüz hatlarını ezberlemeye başladı. Badem gözlerindeki iris büyümüştü. Gözlerinde ayna olsa şu an kendime bakıyor olurdum çünkü gözlerinde belirsizlik vardı. Anlam taşımayan bakışlar...Belki de yüzüne sahte maskeler takmakta çok iyiydi. Kim bilir...Galeride gördüğüm gibiydi sadece o kaliteli adam imajından sıyrılmıştı. Beyaz gömleğinin birkaç düğmesi açılmıştı. Saçları dağınıktı, düşüncelerim gibi. " Hani kelebek o zincirleri kendi takmıştı. Kilitli zincirler...kilitli kanatlar...kilitli özgürlük ve kilit vuramadığın hayallerin. Kendi taktığın zincirlerin anahtarı avcunda saklı görmüyor musun?" Gülümsedi, bana acıyarak." " Anahtar düştü..kilit açılmadı...hayallerim yok oldu" Gülümsedim ona hak vererek ve ilk defa kabul ettim o aptal kelebeğin ben olduğuma." +18 içerir. ©Tüm hakları saklıdır 16.07.2019