"Bir şiir dökülür ruhtan kaleme, sana bana benzer. Hayır. Benzemez, sevgilim; koca dünyaya bile sığamayan biz, iki satır arasında mı birleşeceğiz?" Ünlü bir buz hokeycisi olmayı hayal eden Bakı Özalp, iki buçuk yıl önce geçirdiği kazanın ardından kendine beyaz bir sayfa açmış, herkesin açmaya çalıştığı o beyaz sayfanın ta kendisi olmuştu. Ailesi, arkadaşları, hayalleri ve huzuru vardı ellerinde. Yaralarıysa kolay kabuk tutan cinstendi. Herkesin hayal ettiği bir hayattı onunkisi. Fakat hayatın ona sürprizleri vardı ve o sürpriz bir gün antrenman yapmak için her zaman gittiği buz pistine gittiğinde gördüğü Ölüm meleği görünümlü kadındı. Ve belki de onun peşinde getirdikleri. Ölüm Meleği'nden, namıdeğer Asena Soydal'dan her ne kadar uzak durması gerektiğini bilse de olaylar aksi yönde gelişir ve kendini hiç ummadığı anda bu kadınla beraber oynaması gereken bir aşk oynunun içinde bulur. Asena Soydal ile vakit geçirmeye başladıkça onun görünenin aksine yaralı bir kadın olduğunu anlar. Onun yaralarını dinledikçe zihnindeki seslerin daha da arttığını fark eden Bakı Özalp, kendini unuttuğunu bile bilmediği bir geçmişi sorgularken bulur. Artık ceplerindeki geçmişin ağırlığını hissediyordur ve ceplerini boşaltması gereklidir. Zamanla fark ettiği yalanlar, oyunlar ve silik anılar onun beyaz sayfasını buruştururken tüm yalanın ve geçmişin Ölüm Meleği'nin etrafında döndüğünü fark eder fakat artık her şey için çok geçtir çünkü kalbi çoktan ona tutulmuştur. Tüm bu karmaşanın içinde Bakı Özalp hem geleceğini hem de aşkını koruyabilecek midir yoksa kendini geçmişin tozlu yollarında kaybolmuş bir halde mi bulacaktır? "Ceplerinde bir avuç geçmiş, gözlerinde süzülen bir vazgeçiş. Söyle, sevgilim. Ceplerini acıtır mı geçmiş yoksa dokunamaz mısın hayallere?"
12 parts