X 'SATRANÇ TAHTASI'
  • Reads 395
  • Votes 74
  • Parts 13
  • Reads 395
  • Votes 74
  • Parts 13
Ongoing, First published Feb 19, 2023
Bitmeyen bir oyun vardı. Öyleki bu oyunu FBI bile durduramamıştı. Oyunda 5 oyunccu vardı. Bunlar: Marangozcu, Kunduracı, Terzi, Şifacı ve Yönetici. Oyun bir süre sanal ortamda oynanmış  ardından  gerçek hayata geçmişti. İnsanlar bu oyuna maruz bırakılıyordu. Maruz bırakılanlardan birileri daha vardı.

Onun en sevdiği  şey  kelebeklerdi. Onları saklar hata duvarını  onlarla donatırdı. O pembeydi. Taki içine siyahlar bulaşana kadar. Onun adı Almiraydı.

Onun yaraları vardı. Zor bir hastalığa sahipti. Şifası yeni yeni bulunmuş bir hastalıktı bu. Hastalığının ismi 'Kelebek hastalığı' idi. Maskelerin ardına saklanmak zorundaydı o. Onun adı Pars Yağızdı.

Kelebekleri çok seven bir kız ve o hastalığa sahip bir erkeğin hikayesine hoş geldiniz.

...

Bir kaç piyonduk delilerin arasındaki sahte oyunların içindeki piyonlar. 

At 'l' çizmeyi bıraktı. Kale düzlüğünden vazgeçti. Vezir şahı korumayı bırakıp kralmış gibi davrandı. Şah kralıgını kendi yıktı. Filler vezire karşı çıktı. 

Peki ya piyonlar? Onlar hep kraldı görmedigimiz ama takımı için feda edilen piyonlar. Güçsüz değilerdi. Ölmeye razılardı ama öldürdükten sonra...

Satrançtaki siyahlar beyaz oldu. Oyunuma varmısınız?

Aydınlıktı benim yolum nerden çıktı da karıştı tüm uvuzlarıma bu siyah?
                  

                                             İlayda Uçar
All Rights Reserved
Sign up to add X 'SATRANÇ TAHTASI' to your library and receive updates
or
#733kelebek
Content Guidelines
You may also like
You may also like
Slide 1 of 10
Yüzbaşı'nın komşu kızı =texting= cover
Alev (Kadın Asker) cover
NEFES (+18) cover
DÖRT ÇEYREK cover
MİHRİMAH/ Yarı Texting  cover
Acımasız Ağa(Tamamlandı✓) cover
Bir gitsem de kurtulsam  cover
TAKINTI  cover
-SAUDADE- cover
Nerdesin Kayla? - (Gerçek Ailem) cover

Yüzbaşı'nın komşu kızı =texting=

45 parts Ongoing

Ben : anneni ara. Oğuz:ne ? Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin? Annen onu aramanı söylüyor. Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ? Ben : şarjı bitmiş? Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ? Ben yazıyor... Ben çevrimiçi... Ben : bir dakika oha doğru? Şarjı bitmişse nasıl arayacaksın ? Oğuz : bu küçük detayı yeni fark etmen gözlerimi yaşarttı. Ben : sen bana Altan altan laf mı soktun ? Hayırlı bir evlat olup annen ara demeden arasaydın böyle olmazdı 🙃 Oğuz : şimdi de sen mi bana laf sokmuş oldun? Ben : haspinAllah sınanıyorum herhalde , git ara ne bilim ben ya. Laf filan da sokmuyorum ayrıca. Oğuz : sen kimsin ? Ben: komşunuz ? Oğuz : komşumuz kim? Ben : evine gelseydin bilirdin. Oğuz :geldiğim zamanlarda oldu ama tanımıyorum seni ? Ben : o da senin kayıbın olsun hayırsızlığı bırakıp evine uğrarsın artık belki ? Oğuz : bu aralar sanmıyorum. Ben : benim ruhumda hayırsızlık diyorsun. Oğuz :hayırsız olsaydım bu vatanı korumak için canımı feda etmezdim. Ben :ne ? Oğuz: tek hayırsız ben değilmişim anlaşılan , komşusunun oğlunun mesleğini bilmeyen bir komşu kızı. Ne üzücü. Tanışalım yüzbaşı Oğuz Türk...