OSMANLI'NIN KALBİ
  • Reads 3,894
  • Votes 303
  • Parts 2
  • Reads 3,894
  • Votes 303
  • Parts 2
Ongoing, First published Feb 20, 2023
Henüz on yedi yaşında olan Prenses Aria her günü monoton geçen hayatında, zorlu hanedan şartları altında olan sıradan bir gün akşam yemeği öncesi Kraliyete çağrılır. Babası Kral I.Alexander Richard onu zorlu bir görevin beklediğini söyler. 

Görevi kabullenmek istemeyen Aria her ne kadar karşı çıksa da babasının tutumu son derece kararlıdır. Osmanlı Hanedanının en büyük şehzadesine gelin olarak gönderilecek, ülkelere sözde diplomasi ve barış sağlanacaktı. 

Kral babasının ondan istedikleriyse diplomasi ve barışın tam tersiydi. "Krallığın için Osmanlı'nın en büyük şehzadesinin önce koynuna, sonra kalbine, sonraysa aklına gir." demişti. 

Peki tüm bu planlar Osmanlı'nın yegane taht varisi Şehzade Mehmet üzerinden dönebilecek miydi?

Aşkı da ihtirası da hayli tadan Mehmet olgunluk çağına erişmiş, yirmi sekiz yaşında bir delikanlıydı. Koca imparatorluğun en büyük veliahtı, yegane padişahıydı.

Henüz bir çocuk kadar saf ve merhametli Aria, Osmanlı Sarayı'na nasıl tutunacaktı?

"İki gün sonra öğle vakti veda törenin var. Şehzade Mehmet bizzat gelerek seni alıp götürecek.  İki gün içinde kendini hazırlasan iyi edersin. Yarın sabah çeyizin için yeni nedimeler gelecek. Ona göre hazırlıklı ol."

Bu hikaye, kötülüğe mahrum bırakılmış tüm kadınlara.
All Rights Reserved
Sign up to add OSMANLI'NIN KALBİ to your library and receive updates
or
#151tarih
Content Guidelines
You may also like
Geceyi Yaran Kadın •FSM | Yenileniyor  by -VESTA-
4 parts Ongoing
Buyur, Kayra. Mektubunu aldım. Beni görmeyi dilemişsin." Evet, evet diledim. Ama neden diledim? Bilmiyorum. Sefer için şans dilemeye geldim falan desem? E adam zaten kazanacak biliyorum. Neyse konuşurken düşünürüm. "Yüce Padişahım, huzurunuzda bulunma bahtiyarlığına erdim. Yarın sefere çıkacağınızı işittim, sizi uzun süre göremeyeceğimi biliyorum. Bu nedenle sizi son kez görmek istedim." Sarı Çiyan'dan bahsetmedim. Onun cezasını kendim veriyordum. Hem, bu kadar küçük bir olay için ispiyoncu olmak hoş olmaz. Mehmet, hafifçe gülümsedi ama gözleri hâlâ düşünceliydi. Dirseklerini kolçağa dayadı, parmaklarını birbirine kenetledi. "Son kez görmek mi?" diye sordu, başını yana eğerek. "Sefere çıkıyorum diye öyle mi diyorsun? Yoksa bir daha buraya çağırılmayacağını mı düşündün?" Ne demem gerektiğini bilemedim. Yalnızca gözlerinin içine bakarak gülümsedim. "Yüce Padişahım, ne haddime. Sadece sefere giden her asker gibi sizin de uğurlanmayı hak ettiğinizi düşündüm." Kaşlarını hafifçe çattı ama gözlerinde keskin bir ifade yoktu. Sanki düşünceleri başka bir yerdeydi. Sonra başını salladı, ellerini çözdü ve sırtını koltuğa yasladı. "Uğurlamak mı? Peki, nasıl uğurlayacaksın?" Bu bir sınav mıydı? Yanıtımı tartıyor muydu? Ses tonunda hafif bir alay sezdim ama asıl niyetini anlamak güçtü. "Size dualarım ve iyi dileklerimle, hünkârım." Gözleri kısıldı, dudaklarında belli belirsiz bir gülümseme vardı. "Dualarını esirgemeyeceğini bilirim, Kayra. Ama senin uğurlaman biraz daha... özel olabilirdi, değil mi? Sonuçta, benimle görüşmeyi talep etmeden de dua edebilirdin."
You may also like
Slide 1 of 10
DÜŞES GERİ DÖNDÜ cover
Bir Erik Meselesi cover
Dük ile Beş Çayı cover
İkinci Yaşam 1-2 cover
Geceyi Yaran Kadın •FSM | Yenileniyor  cover
Osmanlı Tarihi  cover
MAYIS GÜNEŞİ (tamamlandı) cover
Bana Aitsin (Tarihi aşk serisi 1) cover
MAL-İ HÜLYA  cover
Cariye'nin İkinci Hayatı cover

DÜŞES GERİ DÖNDÜ

26 parts Ongoing

"Zalimlikle öldüm, merhametle doğacağım " Vivian Dumchestier. Arganie İmparatorluğunun Arşidükü ile imaparatorun isteği üzerine evlendi, kendi isteği dışında evlenmiş olmayı gururuna yediremedi ve tüm kibrini nefretle evliliklerine kustu. Kocasını tanımaya çalışmak yerine düşmanlığı ve entrikayı tercih etti. Kocasını düşmanı olarak gördü öyle ki bu düşmanlıkla üvey oğluna zarar vermekten bile çekinmedi. "Vivian Dumchestier kocanızı ve oğlunuzu zehirlemeye çalıştınız, imparatorun adıyla idam edileceksiniz." "Ben yapmadım, ben değildim!" Vivian hırpalanmış halde darağacına doğru götürülürken gözleri rahibin yanında duran kocası ve üvey oğlunu buldu. Duygusuz bir şekilde hatta ona utançla bakıyorlardı. O kadar pişmandı ki , ikisinden de özür dilemek istedi ama artık çok geçti. Boynuna geçirilen bir ip celladın indirdiği kolla altındaki zemin kayarken Vivian'ın son gördüğü ona iğrenerek bakan kocasının bakışları oldu. Vivian ertesi gün gözlerini açtığında kendini evliliklerinin ilk yıllarında buldu. "Kocam ve oğlum bu hayatımda size tüm sevgimi vereceğim." Vivian bu hayatında iyi bir insan olmayı başarabilecek miydi?