Bazı ayrılıklar vardır, insanın canını yakar. Bazıları vardır çok iyi olmuş der gibi...
Ölümlü ayrılıklar, terkedilmeler, yanlız bırakılmalar...
Ayrılıklara doyamayan, her anı neredeyse ayrılık olan,ayrılmakdan korkan bir kızın hayatı...
Bir ümidim var mı beklemekle ya da artık ayrılmalara dayanabilicekmiyim? Her şey zor,hem de çok zor. Çünkü unutamamak var içimizde,kor kuyular var dibimizde. Sonuç alabilecekmiyim bilemiyorum...
Bazı aşklar doğuyor gibi ama sanki yok gibi. Seviyoruz ama söyleyemiyoruz. Birimiz seviyor birimiz hissediyor işte bu kadar ayrıyız bir nefes kadar...
Ben seni seviyorum...kardeşimden farksız o hem 5 yaş küçük...ufaklıkla ne işim olur...
Dizlerimin üzerinde eğilip kapıya biraz daha yaklaştım..
-Bin gönlüm olsa birini vermem.. Benim gözüm sadece seni görür... Hem görmedin mi erkek çocuğundan farksız.. Kıskanacağın son kişi bile değil...
Titreyen dizlerimle ayağa kalktım... Perdeyi araladım.. Balkona çıktım.. Semih gelen sesle başını bana çevirdiğinde.elinde telefon öylece kaldı... Gözlerine baktığımda anlamıştı onu duyduğumu.. Balkonda duran kitabımı aldım ve tekrar içeri girdim... Kapıyı kapatıp perdeyi çekmeden son kez yüzüne baktım..
Ve o perdeyi kapattıktan sonra yıllarca onun olduğu tek bir gün açmadım...