Story cover for Kiraz Ağacı İle Aramızdaki Mesafe by Babaanneavcisi
Kiraz Ağacı İle Aramızdaki Mesafe
  • WpView
    Reads 15,663
  • WpVote
    Votes 389
  • WpPart
    Parts 16
  • WpView
    Reads 15,663
  • WpVote
    Votes 389
  • WpPart
    Parts 16
Ongoing, First published Mar 01, 2023
Durup kiraz ağıcını selamlıyorum.
Babamla birlikte her gün geçtiğimiz sokaktan bakınca onu uzaktan - ama sadece biraz uzaktan - görebiliyorum

Aslında karşımda gördüğüm şey renkli bir leke ama ben onun ağaç olduğunu yani hayallerimde ki gibi iyi yürekli bir devin saçları olduğunu biliyorum. 

Tamamen bulanık, ama orada

...


°Bölümler düzenli olarak iki günde bir güncellenmektedir. (Bölüm uzunluğuna göre bu değişir)

°Yazım kuralları kitapta nasılsa öyledir.

°Text Fairy adlı uygulama aracılığıyla Wattpad'e aktarılmaktadır.

°Yorumlarda küfür ve hakaret etmeyiniz

°Linç edenlerin sayısı destekleyenleri geçerse yayından kalkar.

°İnternetim olmadığı zamanlarda malesef bölümler geçikebilir bunun için çok çok çok çok çok çok çok özür dilerim.
All Rights Reserved
Sign up to add Kiraz Ağacı İle Aramızdaki Mesafe to your library and receive updates
or
#128kararlılık
Content Guidelines
You may also like
AZE by kelebekleroldu1
21 parts Ongoing
"Tahsin amca kim bu herif?" diye sordum. Kara gözleri avına odaklanmış bir aslan gibi keskince benim ürkek yeşillerime odaklıydı. "Behzat Kıvançlı'nın büyük oğlu Halil İbrahim Kıvançlı." dedi sesinde bariz bir gerginlik vardı. Benim tanımadığım bu adam etrafımdaki herkesi fazlasıyla germiş durumdaydı. "Onlar Karadenizli değiller mi? Ne işi varmış bu topraklarda?" diye sordum. Gözlerimi zar zor kopardım kara gözlerinden. Göz göze geldik Tahsin amcayla, "Onun olanı almaya gelmiş babandan, öyle diyorlar..." Anlamaz bir şekilde kaşlarımı çattım, "Onun olan ne varmış burada acaba? Bizim topraklarımızda hükmü geçmez onun!" dedim çirkefçe. "Benim hükmümün geçmeyeceği bir toprak yoktur küçük hanım." Arkamdan duyduğum sesle irkildim, bu kalın ve sert ses Halil İbrahim denen adama ait olamazdı değil mi? Tahsin amcanın gözlerinden dehşet geçti, arkamdaki adamın önünde hemen ellerini birleştirip başını eğdi ne oldu bilmiyorum ama sessizce yanımızdan sadece birkaç adım ayrılıp bizi baş başa bıraktı ama hala köşede tetikteydi. Cesaretimi toplayarak döndüm ona. Yakın mesafeden gördüm kara gözlerini şimdi daha bir karanlık bakıyordu. "Topraklarınızda gözüm yok. Ben benim olanı almaya geldim." dedi karanlık çıkan ses tonuyla. Yutkundum, sesimin titrememesine özen göstererek, "Senin olan neymiş?" diye sordum. O an gözlerinin parladığına yemin edebilirdim. "Aze, Aze diye bir kadın. Bey kızı Aze derlermiş buralarda ona." Gözlerim istemsiz irileşti, buzlu suyun içine düşmüş gibi titredim. Aze kızdım ben. Yüreği yiğit, gözleri güleç Aze kızdım... Bey kızı Aze derlerdi bana. *** BU KİTAPTA GEÇEN OLAYLAR VE KİŞİLER TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR. GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA ALAKASI YOKTUR.
You may also like
Slide 1 of 10
AZE cover
ASYA cover
AŞK ÇİÇEĞİ cover
Abilerim cover
BALIM (gerçek ailem)  cover
BALLICA MAHALLESİ cover
Karadeniz'in Kızı (Gerçek Ailem) cover
MEHİR(Gerçek Ailem) cover
Regl takvimim/Yarı Texting cover
Yan Dairedeki | texting cover

AZE

21 parts Ongoing

"Tahsin amca kim bu herif?" diye sordum. Kara gözleri avına odaklanmış bir aslan gibi keskince benim ürkek yeşillerime odaklıydı. "Behzat Kıvançlı'nın büyük oğlu Halil İbrahim Kıvançlı." dedi sesinde bariz bir gerginlik vardı. Benim tanımadığım bu adam etrafımdaki herkesi fazlasıyla germiş durumdaydı. "Onlar Karadenizli değiller mi? Ne işi varmış bu topraklarda?" diye sordum. Gözlerimi zar zor kopardım kara gözlerinden. Göz göze geldik Tahsin amcayla, "Onun olanı almaya gelmiş babandan, öyle diyorlar..." Anlamaz bir şekilde kaşlarımı çattım, "Onun olan ne varmış burada acaba? Bizim topraklarımızda hükmü geçmez onun!" dedim çirkefçe. "Benim hükmümün geçmeyeceği bir toprak yoktur küçük hanım." Arkamdan duyduğum sesle irkildim, bu kalın ve sert ses Halil İbrahim denen adama ait olamazdı değil mi? Tahsin amcanın gözlerinden dehşet geçti, arkamdaki adamın önünde hemen ellerini birleştirip başını eğdi ne oldu bilmiyorum ama sessizce yanımızdan sadece birkaç adım ayrılıp bizi baş başa bıraktı ama hala köşede tetikteydi. Cesaretimi toplayarak döndüm ona. Yakın mesafeden gördüm kara gözlerini şimdi daha bir karanlık bakıyordu. "Topraklarınızda gözüm yok. Ben benim olanı almaya geldim." dedi karanlık çıkan ses tonuyla. Yutkundum, sesimin titrememesine özen göstererek, "Senin olan neymiş?" diye sordum. O an gözlerinin parladığına yemin edebilirdim. "Aze, Aze diye bir kadın. Bey kızı Aze derlermiş buralarda ona." Gözlerim istemsiz irileşti, buzlu suyun içine düşmüş gibi titredim. Aze kızdım ben. Yüreği yiğit, gözleri güleç Aze kızdım... Bey kızı Aze derlerdi bana. *** BU KİTAPTA GEÇEN OLAYLAR VE KİŞİLER TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR. GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA ALAKASI YOKTUR.