"Belki bu utangaçlığımdan kurtulsam feth ederim dünyayı"
O, sadece 17 yaşındaydı. Bilmediği duyguları, bilmediği evrenleri gezmek için çok gençti. Fakat hayat, onun yaşını, deneyimlerini, bilgilerini hiç sayarak boyundan büyük sorumluluklar verdi.
Başa çıkabilecek miydi?
Verdiği kararlar, hayatın ona sunduğu olasılıklar nasıl ilerleyecek?
Ama hayatın da unuttuğu bir şey vardı. O zeki, hırslı, tuttuğunu koparan ve savaşçı bir kızdı.
Gelin hep beraber bu hikayenin nasıl ilerleyeceğini görelim.
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."