"Ve o gün, operasyon için gittiğim özel baloda gördüm onu, kırmızı ruju vardı, gözleri karanlıkta kaldı. Ve gülümsedi, elinde ayırt edemediğim renkte olan bir tuş vardı. Ona bastığında, 5 kişinin üzerinde kırmızı ışık vardı, ve evet, onlar da ünlü suçlulardı, biz de onları almaya gelmiştik. Karanlık, birden bire o kişilerin üstüne tutulan ışık sayende biraz daha belli oldu. Üzerinde dar ve diz kapağının biraz üzerine gelen bir elbise vardı. Dudağındaki kırmızı ruj daha da belli oldu ve konuşmaya başladı, sesi oldukça garipti, inceydi; "Ohh, haha! Selam herkese. Ben Kırmızı Kadın. İsmimi duyanlar vardır elbette. Buraya aranızdan 5 kişiyi almaya geldim. Gerçek ismimi söylemeyeceğim. Biz Red Light ekibiyiz. HAhAhA! Neyse, bu kadar gevezelik yeter, değil mi?" dedi ve elinde tuttuğu kırmızı, üzerinde büyük R yazan sis bombasını fırlattı. Her yer kırmızı sisle bulandı ve son bir ekleme yaptı;"Bu ara, sizin bildiğiniz kapılar kapandı, görüşmek üzere!" dedi. Öksürmeye başladı herkes, ben de dahil. Işıklar yandığında ve sisler gittiğinde o 5 kişi yoktu!"
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."