''nereye böyle? Erken değil mi?'' ''fazla bile. Şimdi lütfen kıyafetlerimin üzerinden kalkar mısın?'' ''hayır'' ''ne demek hayır?'' ''onları bir şartla sana veririm'' ''şartını kabul etmiyorum. Kalk kıyafetlerimin üzerinden.'' Ben her ne kadar bunda diretsem de o beni dinlemedi. Gözleri aletimde gezinip duruyordu. Bunu fark etmem içimde bir karıncalanmaya sebep vermişti. Kız gözlerini gözlerime diktiğinde yavaşça yerden yükseldi. Büyüleyiciydi ya da ben acemiydim. Gözlerimi gözlerinden alamdım ve tamamen kalktığında aletimin üzerinde soğuk bir dokunuş hissettiğimde aynı anda kız dudaklarıma yapıştı. Hazırlıksız yakalanmıştım ve kendimi geri çekemiyordum. Durduramıyordum, kızın eli aletimin üzerinde gezinirken dudakları beni bu dünyadan alıp götürüyordu. Ama bu ilk temastı ve ben daha önce hiç böyle olmamıştım. Öpüşmesi çok iyiydi kendimi iyice kaybettiğim sıralarda elini taş kesilmiş aletimden alıp sırtıma attı ve diğer eliyle iyice beni kendisine yapıştırdığında kontrol tamamen ondaydı. Bu olmalıydı hayır, kontrol bende olmalıydı ama değildi. Kız beni oyuncağıymışım gibi oynatıyordu.