"Eğer güzel bir kelebek yakalamak istiyorsan," dedi Jeno daha yeni merhem sürdüğü alnımın üzerine yara bandını yapıştırırken.
"Onun zorla peşinden gitme. Sana gelmesi için güzel bir bahçe yetiştir. En sonunda, gelip eşsiz bahçendeki çiçeklere konacaktır."
Sonrasında elini çekip tepkimi görmek için yüzümü inceledi.
"Ya gelmezse?" diye sordum somurtarak.
Benim aksime o, gülümseyip kafamı küçük bir çocukmuşum gibi okşadı.
"O zaman eşsiz bir bahçen olmuş olur."
+12.03.23
-?
"Bir bilsen ne kadar zamandır şunun hayalini kurduğumu." Şakağıma doğru bir öpücük daha kondurdu. "Seni doyasıya öpüp koklamayı." Ardından yanağıma indi öpücükleri. "Geldin ve beni dünyanın en mutlu adamı yaptın." Dudağımdan da öpüp alınlarımızı birbirine yasladı. "Seni çok seviyorum. Seni senden çok seviyorum."
Bu kez ben dudaklarına ufak bir öpücük bırakıp ayrıldım. "Seni çok seviyorum. En az beni sevdiğin kadar seviyorum seni." Kollarımı boynuna dolayıp yüzümü boynuna gömdüm. Kokusunu içime çektim.
Çok özlemiştim.