Her çığlık fısıltıydı. Tam olarak olmasa bile her çığlık fısıltıyı barındırırdı içinde. Sizin attığınız bir çığlık uzaktaki birine fısıltı gibi gelirdi, en yakınınızdaki insana dahi size bıraktığı kadar etki bırakmazdı. Sizin acınız sadece sizin içinizde hat safhasına, zirve noktasına ulaşabilirdi. En yakınınızdaki insan dahi o acıyı sizin kadar fazla hissedemezdi. Sizin atarken boğazınızın yırtıldığı o çığlık kimilerinin kulaklarına ulaşmazdı bile. Bu yüzdendir ki her çığlık zamanla fısltıya, her umut zamanla hayal kırıklığı ve acıya dönüşürdü.Ve hikayeniz git gide umuttan acıya, çığlıktan fısıltıya geçişin hikayesi olurdu.Bu artık çığlıkların fısıltısının hikayesi olurdu.
Bu çığlıkların sesini duyan biri vardı zamanında kendi çığlıkları da fısıltıya dönüşmüş olan.O çığlıkların sahibine el uzatmak isteyen biri vardı. Gittiği her yere adaleti götürmek isteyen, çığlıkların çaresini adalette arayan Serin.Savcı Serin Zoray
Üniversiteyi okuduğu İzmir'den İstanbul'a tayini çıkan Serin 5 yıl sonra İstanbul'a döndüğünde hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını bilmiyordu. 5 yıl önce üniversiteyi okumak için ayrıldığı İstanbul, ona sürprizler hazırlamıştı. Öyle ki Serin'in bıraktığı o İstanbul bu sefer Serin için aşkı da nefreti de, savaşı da barışı da, yenilgiyi de zaferi de, heyecanı ve tedirginliği de içinde barındırıyordu. Acılar, umutlar, verilen sözler, kırılan güvenler. Biraz dostluk ve biraz düşmanlık, biraz yüzleşme ve biraz kaçış, biraz adalet ve biraz intikam.
Söz vermişti Serin, gittiği her yere attığı her adımda adaleti götüreceğine. Herkes söz verirdi fakar önemli olan o sözleri tutmaktı. Peki Serin bu sözünü tutabilecek miydi? Yoksa kendi adaletini mi oluşturmaya çalışacaktı?
Aile-asker kurgusu✨️
🪷
Gözlerime bakmaya devam ederken sordu. "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?" kafamı aşağı yukarı salladım.
"Abim!" dedim gür bir sesle. "Abimsin sen benim!"
Afalladı. Ona, sen uzaylısın desem bu kadar şaşırmazdı hani. "Ne?" dedi.
"Nil ben. Kardeşinim!"
🪷
07.09.24✨️ #aile 1
12.09.24✨️ #gençkurgu 1
21.08.2024🍭