"Kaç yaşındasın?"
"Se-Sekiz..."
"Annenin adı ne?"
"A-annem yok," dedi Uralp yutkunmaya çalışarak. Kadın gülümsedi.
"Babanın adı ne?" Uralp sarışın kadının sorduğu soruyu düşündü. Zihninin ezberlediği ve sürekli söylediği yanıtı verdi. "Babam da yok,"
"Güzel, adın ne?" Uralp'in gözleri parladı, hiç düşünmeden, heyecanla yanıt verdi. "Uralp!"
Kadının kaşları çatıldı. "Hayır, gerçek adını söyle." Çocuk bir kez daha yineledi. "Uralp!"
"Adını söyle!" diye kükredi sarışın kadın.
Ve bulutlar dağıldı. "0001," dedi Uralp. Yine sekiz yaşındaki o güne gitmişti. Halbuki şuan 23 yaşındaydı.
***
Çok küçük yaşta babası tarafından yüklü miktarda para karşılığında, insanlar üzerinde deney yapan bilim insanlarına satılan Uralp'in acı dolu hikayesi.
Türlü işkencelerle, ilaçlarla, seslerle delirmeye yakın olan Uralp'in hüzün dolu öyküsü.
***
"Adın ne evladım?" Okul müdürünün sorduğu soruya gülümsedim.
Adım neydi benim?
Uralp mi, 0001 mi?