DEMİR PARMAKLIKLAR ARKASI
  • LECTURES 11,234
  • Votes 1,025
  • Parties 28
  • LECTURES 11,234
  • Votes 1,025
  • Parties 28
Terminé, Publié initialement avr. 07, 2023
(𝐁𝐮 𝐢𝐬𝐢𝐦𝐥𝐞 𝐲𝐚𝐲ı𝐧𝐥𝐚𝐧𝐚𝐧 𝐢𝐥𝐤 𝐤𝐢𝐭𝐚𝐩𝐭ı𝐫!)
(Düzenlenmeye alınmıştır. Düzenlenmiş bölümler yayınlana kadar bu bölümler kalacaktır.)

İzel bir gün dışarı çıktığında bir adam tarafından tacize uğrayacağı sırada adamı öldürür. Bunun üzerine cezasını alarak sadece katillerin olduğu bir ceza evine gider. Bu ceza evinde katiller cezalarına göre gruplara ayrılmışlardır. 

Çember; müebbet yiyenlerden , Kunguzlar; cezaları üçlü ile ikili sayılardan oluşanların olduğu , Çakranlar; cezaları eli ile on arasında olanların olduğu , Faniler ; cezaları ondan en az sayıya kadar olan grup. 

İzel ilk başta fanilerde olasa da oraya da uzun süre kalmaz ve çembere geçer. Çemberin lideri olan Koray onu çemberin as takımana alır. Bu şekilde Koray ile İzel birbirlerini daha yakından tanır ve aynı yerlerden yaralar aldıklarını görürler. Bu durum onları birbirine daha da çok çeker ve bağlar. 

𝘉𝘪𝘻𝘪𝘮 𝘣𝘦𝘥𝘦𝘯𝘪𝘮𝘪𝘻 𝘮𝘢𝘩𝘬𝘶𝘮𝘥𝘶 , 𝘳𝘶𝘩𝘶𝘮𝘶𝘻 𝘰̈𝘻𝘨𝘶̈𝘳𝘥𝘶̈.


-----

Yayın / Başlangıç Tarihi : 08.04.2023
Final / Bitiş Tarihi: 19.12.2023

📍KURUM , KURULUŞLAR VE KİŞİLER HAYAL ÜRÜNÜDÜR! GERÇEK HAYAT VE KURUMLARLA HİÇBİR BAĞLANTISI YOKTUR!

📍CİNAYET, KAN , YASAKLI MADDE KULLANIMI , KESİCİ ALETLER, OLUMSUZ ÖĞELER İÇERMEKTEDİR.
 
TÜM TELİF  HAKLAR SAKLIDIR. KOPYALANMA VE PAYLAŞILMA DAHİLİNDE YASAL İŞLEMLER BAŞLATILACAKTIR.
Tous Droits Réservés
Inscrivez-vous pour ajouter DEMİR PARMAKLIKLAR ARKASI à votre bibliothèque et recevoir les mises à jour
or
#121umut
Directives de Contenu
Vous aimerez aussi
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu), écrit par Maral_Atmc6
15 chapitres En cours d'écriture
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
Vous aimerez aussi
Slide 1 of 8
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) cover
17 NUMARA | KİTAP OLDU cover
Karantina Serisi cover
KIZIL YILDIZ (B.A.K.) ~ Tamamlandı cover
KALINTI cover
Aşk İşi *Tamamlandı* cover
LAL cover
GÖZDE cover

ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu)

15 chapitres En cours d'écriture

Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.