SON SESLENİŞİM
  • Reads 6,456
  • Votes 292
  • Parts 8
  • Reads 6,456
  • Votes 292
  • Parts 8
Ongoing, First published Apr 18, 2023
Mature
Asker- Doktor kurgusu. 


Kalbi gerçeklerle yüzleşmiş bir kızın kötü olabilme ihtimali var mıdır? 

Dışarıdan istediğin kadar güçlü, kusursuz durursan dur, bir gün geçmişinle yüzleşmek zorunda kaldığında yıkıldığına şahit olacaksın. 

Ben Damla. Damla Evran. Kalp cerrahıyım ve işimin anlamının güzelliğini taşıyarak çalışıyorum. 

Ben hastalarıma bakmayı seviyorum çünkü onlar açmadıkları yaralarımı sarıyor. Bende onlarınkini. 

Ama bir gün hiç ummadığım bir şey oldu. 

O geri döndü. Hemde ben onun yokluğuna alışmışken döndü. 

"Abim geri döndü..."

                                                    ***
Elimde eski, ağır bir çakmak vardı. Parmaklarımın arasında oynarken alevini yaktım. Küçük bir ışık huzmesi odanın karanlığını kırdı.

"Bak," dedim, çakmağı ona doğru kaldırırken, "Yanıyor ama ne kadar titrek olduğunu görüyorsun, değil mi? Sanki her an sönecekmiş gibi."

O, bir süre sessizce alevi izledi. Sonra gözlerini bana dikti. "Ama sönmüyor," dedi kararlı bir sesle.

Başımı salladım. "Peki, ya içindeki gaz biterse?" diye sordum.

Bir an sustu, sanki doğru kelimeleri seçmeye çalışıyormuş gibiydi. Sonunda, yavaşça konuştu:
"İçindeki gaz bittiğinde, bu çakmak sadece bir metal parçasına dönüşür. Ama onun bir çakmak olduğunu bilirsin. Yine de yanabileceğini bilirsin. Çünkü bir şeyin işlevini kaybetmesi, varlığını kaybetmesi anlamına gelmez. İnsanlar da böyle. Bazen tükenmiş hissederiz. Ama tükenmek, bittiğimiz anlamına gelmez. Sadece yeniden dolmamız gerekir."


Bu kurguda olan olaylar, karakterler tamamen hayal ürünüdür. 



Yayınlanma tarihi: 19.05.2023

Yeniden yayınlanma tarihi: 18.11.2025
All Rights Reserved
Sign up to add SON SESLENİŞİM to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
Kabuk Tutmuş Hayatlar by senamoc
13 parts Ongoing
"Neden buradasın?" diye sordu Meriç beni izlerken. Ona doğru birkaç adım atarak aradaki mesafeyi azalttım ve "Senin için," dedim. "Sadece senin için buradayım Meriç." ___________________________________________ Ben Aklim. Artık bir soyada sahip değildim çünkü babam ölmüştü ve Meriç denen yeni kocamın ellerindeydim artık. İsmimin yanında yazan ve birkaç kelimeden oluşan o soy isim ise kesinlikle bana ait değildi. Hayır, zorla yapılan bir evlilik de değildi bu benim için. Çünkü bunu isteyen bendim. Neden mi? Nedeni basitti. İntikam... Bir insan bir gecede de ölebilirdi, bir gecede doğduğu gibi. Fakat önemli olan onu kimin öldürdüğüydü. ____________________________________________ Meriç bir akarsuyun adıydı. Bende bir akarsu gibi akıp gitmiştim yıllarca, içimdeki duygulara doğru. Duramamıştım, durulamamıştım. Sadece beklemiştim. Ve yıllar sonra nihayet beklediğim şeye kavuşmuştum. İntikam demişti o bunun adına, oysa oynanan kumar benim için sadece bir kazançtan ibaretti. Hayatımın en güzel kazancı. Ve bundan sonra da sahip olacağım tek güzel şey. Ben Meriç Uz. Yıllarca kendi duygularının esiri olmuş ancak sevdiği kadının yardım çığlıklarına da daha fazla kulak tıkayamamış bir adamdım. Ve onun için her şeyi göze alabilirdim. Fakat o bunu bilmiyordu henüz. Zaten o bana kör kalınan her şeydi... Ve bu hikaye alev alev yanan bir adamla artık durulmak isteyen bir kadının hikayesiydi. Bu alevler içinde kalan akarsuyun durulacağı topraklara kavuşmasının hikayesiydi. Peki soruyorum size, aşk gerçekten de her şeyi göz ardı edebilecek bir güce mi sahipti yoksa...aşkta bir kez kavrulan bir daha dirilemez miydi?
You may also like
Slide 1 of 10
Yüzbaşı'nın komşu kızı =texting= cover
Kabuk Tutmuş Hayatlar cover
Kraliçe [WATR Watty'13 En İyi Historical Fiction Hikayesi] cover
Yürek Davası(Asmin)  cover
EKE cover
Kahraman Babam  cover
ÖLÜ ANILAR DÜĞÜMÜ cover
MÜREKKEBİN ZEHRİ cover
DÖRT ÇEYREK cover
Derin cover

Yüzbaşı'nın komşu kızı =texting=

57 parts Ongoing

Ben : anneni ara. Oğuz:ne ? Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin? Annen onu aramanı söylüyor. Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ? Ben : şarjı bitmiş? Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ? Ben yazıyor... Ben çevrimiçi... Ben : bir dakika oha doğru? Şarjı bitmişse nasıl arayacaksın ? Oğuz : bu küçük detayı yeni fark etmen gözlerimi yaşarttı. Ben : sen bana Altan altan laf mı soktun ? Hayırlı bir evlat olup annen ara demeden arasaydın böyle olmazdı 🙃 Oğuz : şimdi de sen mi bana laf sokmuş oldun? Ben : haspinAllah sınanıyorum herhalde , git ara ne bilim ben ya. Laf filan da sokmuyorum ayrıca. Oğuz : sen kimsin ? Ben: komşunuz ? Oğuz : komşumuz kim? Ben : evine gelseydin bilirdin. Oğuz :geldiğim zamanlarda oldu ama tanımıyorum seni ? Ben : o da senin kayıbın olsun hayırsızlığı bırakıp evine uğrarsın artık belki ? Oğuz : bu aralar sanmıyorum. Ben : benim ruhumda hayırsızlık diyorsun. Oğuz :hayırsız olsaydım bu vatanı korumak için canımı feda etmezdim. Ben :ne ? Oğuz: tek hayırsız ben değilmişim anlaşılan , komşusunun oğlunun mesleğini bilmeyen bir komşu kızı. Ne üzücü. Tanışalım yüzbaşı Oğuz Türk...