Üzerindeki kürkten karıştırmıştım seni. Çekip kendime öpmüştüm deli gibi. Ama o gitmişti... O sonsuzluk için bana elveda bile dememişti... Tamam, çok benziyordun belki. Ben ise iyileşmeye çok yaklaşan bir şizofren deliydim. En azından öyle diyorlardı. İyileşmezmişim, vasatmışım...
Ama sonunda, söz veriyorum sana. İyileşeceğim. Düzeleceğim. Ve Iyileştiğim zaman ardıma bile asla bakmayacağım ve koşarak geleceğim sana. Nerede olduğunu bilmesem de sana koşacağım.
İnan bana, aklımdaki sesleri dinlemeyeceğim.
Sadece seni hedefleyeceğim
Ve bacaklarım kırık dahi olsa, sana koşacağım.
O zamanki gibi itme beni,
Sev sadece tamam mı?
Hiç olmazsa bir kere dene, beni sevmeyi...
Taekook
Arslan ve Çise'nin hikayesine benimle birlikte tanıklık etmeye ne dersiniz...
▪KESİT▪
" Beni asla bırakmayacaksın değil mi ? "
Hıçkırıklarımın arasında sorduğum soruya bedenimi bırakmak istemezcesine sıkarak
" Asla...Bir tek sen! Hayatımda bir tek sen olabilirsin..." diye cevap vermişti.
Bu adamdan benim ömür boyu kurtuluşum yoktu... Bunu anlamak için akıllı bir insan olmama ise hiç gerek yoktu.
O Arslan Kara'ydı... Herkesin korkulu rüyası olurken , herkesi önünde diz çöktürürken bir tek benim önümde diz çökmeyi kabul etmiş , koca kalbine bir tek beni sığdırabilmiş olan adam.
Kapak Tasarım : @mayneymishera ♡
Duyuruu ; Konu kaçırılma konusudur. Ve Arslan karakteri fazlasıyla psikopattır. Kitabı bunun bilincinde okursanız sevinirim....