"Ömer, dur artık! Ne olur, dur! Bitti. Bittim. Tükendim. Görmüyor musun? Kaç kez söz verdin bana sen? Kaç kez elimden tuttun sen? Kaç kez gözlerinin içine baktım ben, sen biliyor musun? Her ortamda gülümserken ilk bana bakmanda ne kadar umutlandım ben, sen biliyor musun? Bilmiyorsun. Sen bunu bilmiyorsun, Ömer. Ömer, ölüyorum ben, bunu görmüyor musun? Sen bir tek bana mı körsün?"
"Yapma, Mahperi. Yapma, ne olur Kiraz Çiçeği!"
"Gideceğim Ömer. Gideceğim ve bir daha bulamayacaksın beni. Andım olsun ki öyle bir bitireceğim ki kendi̇mi̇, hiçbiriniz beni bulamayacaksınız. Haklıydın aslında. Ben bu yüreğe iki sevda sığdırtamadım. Kendi yüreğime sığdırdım da sana sığdırtamadım."
"Mahperi... Kiraz Çiçeği'm... Gitme, dur. Dur! "
"Artık Kiraz Çiçeği kalmadı, Ömer. Mezar başı çiçeğimdir, kiraz çiçeği. Sadece, biraz kuraktır benimkisi. Bundan mütevellit, eğer bir mezar başı bulursan, bil ki benimdir orası."
(...)
"Sen sevmeyi bilmeyen yüreğinde bana kiraz çiçekleri mi büyütüyorsun?"
"Benim yüreğim sevmeyi bilmiyor, bu doğru. Benim yüreğim seni sevmeyi biliyor. Ve senin için kiraz çiçekleri büyütüyor. Aldığın her bir yara izine de dikeceğim ki bu çiçekleri. Mis gibi kokacaklar."
"Ömer, bu yaralarda artık hiçbir çiçek büyümez. Bak oraya, orası benim mezar taşım. Ve bak yanı başına. Orada kiraz ağacı. Ve bak, kaldır başını hafiften yukarıya. Kiraz çiçekleri açmış. Biraz kuraklar, farkında mısın? Farkında mısın, Ömer? Ben ölmüşüm."
(...)
"Kurak Kiraz Çiçeği" adlı ilk kitaptır. Alıntı, çalıntı durumlarında yasal işlem başlatılacaktır."
| Yetişkin okular için uygundur,
cinsellik ve argo içerir! |
Terk ettiği nişanlısının mahallesine 3 yıl sonra tekrar gelen Nalan ne ile karşılaşacak?
•
"Yalvarırım git Nalan. Benim başıma bela açma! Mahallemden git! yoksa-"
"Yoksa?"
"Zor lan!" dedi yarım ağız bağırarak.
"Hayatımı siktin ulan! görmüyor musun Nalan beni? Yarattığın enkazı görmüyormuş gibi! Nalan senle ben aynı mahalleyi bırak aynı şehirde yaşayamayız!" göz yaşlarımı sildim bedenimin yanında ki iki kolu ve yakınımda ki yüzü her şeyi zorlaştırdı. Kör kütük sarhoştu.
"Neden?" diye sordum acıyla.
"İki yangın beden birleşir.." dedi kendine hatırlatır gibi. Sonra ekledi. "Biz artık beraber yanmayız Nalan. Ya küle döneriz. Yada yakarız!"