*avareyim,asudeyim,yorgunum
bilmiyorum,neden sana vurgunum?
-bir mahalle hikâyesi-
18/05/2023
" Dökme yüzünü." dedi. Yüzüne vuran kızıl ateşlere bakarken gözlerinde kararlı bir ifade vardı. Kurşuni bulutlar, karşıdaki binaların silüetlerin üzerine yığılmışlardı ve akşamın alacasına güneşin son kızıllıkları karışıyordu. Hafif bir rüzgâr çıkmıştı.
Sesi, bulanıklıktan uzak, net ve kendinden emindi. Hiç tereddütleri olmamıştı zaten. Şimdi oturduğumuz bu tenhalıkta, gözleri yerdeki ateşin kızıllığındayken düşen yüzümü, incinen kalbimi nasıl fark etmiş, nasıl sezmişti bilemiyordum. Beni şaşırtmaya devam ediyordu. Kemikli yüzündeki kararlı ifadeye baktım. Gözleri ateşten uzaklaşıp bana döndüğünde yanağında şimdi sakalların gizlediği yara izini ve sebebini düşünüyordum.
Yaralar her zaman görünür değildi, olamazdı ama sanki onun yaraları gördüğümden daha derinlerde bir yerlerde gibi geliyordu bana.
Gözleri, uysal bir kuştan uzak, gelip gözlerime ilişti. Bakışları karanlık bir orman gibiydi ama tekinsiz değildi. Alaz alaz bir ifade vardı. Hummalı, sert ve kendinden emindi. Kaşlarının arasındaki çukurlar inen akşamla karanlık çizgilere dönmüştü. Garip bir şekilde yanında kendimi hiç olmadığı ölçüde güvende hissettiğimi fark ediyordum. Bana bakarken gözünü bile kırpmıyor, bakışlarındaki bir şey beni gözlerimi kaçırmaya hatta buradan çıkıp ardıma bile bakmadan kaçmaya zorluyordu. Ama direniyordum. Ne gözlerimi mızrak gibi saplanan bakışlarından çekebiliyordum ne de koşup uzaklaşmaya derman bulabiliyordum.
" Dökmedim." dedim inkar ederek, az önceki sözünü esasında kendime hatırlatmak için.
Elindeki uzun çubukla ateşi karıştırırken tüylerimi diken diken eden ifadesini de çekip almıştı üzerimden.
" Döktün. Ama sen yine de dökme yüzünü. O yüz, dökülecek yüzlerden değil."
"Ne işin var bu saatte sokakta" dedi. Şaşırmadım bu tepkisine ne zaman geç saatte dışarı da olsam aynı sözleri duyuyordum ama kendisini hiç bu saatte evde olmazdı.
"Hava alıyorum Ali abi evde çok bunaldım" dedim tabi ki yalan söylemiştim tamamen onu görmekti amacım, 28 yaşındaydı Ali Ege ben ise 19 ama kendimi bildim bileli onu seviyordum o ise beni görmüyordu kardeşi olarak sayıyordu öyle koruyor öyle bakıyordu.
Gözleri avını süzer gibi baştan aşağı beni süzdü utandım altımda kısa bir şort üstümde askılı bady vardı "Bu kılıkta" diyip üzerime bir adım daha yaklaştı kişisel alanını işgal etti o esnada arkadan 2 3 tane mahallenin erkeklerinden geçenler oldu o sebeple yaklaştığını anladım cevap veremedim.
"Eve dön Asya" dedi yüzüme bile bakmadan oysa ben gözlerimi o güzel yüzünden bir saniye bile ayırmadım uzun boyluydu 1. 92 falan olmalıydı bense 1.71 kafamı kaldırıp bakma durumunda kalıyordum ama bir şikayetim yoktu yeterki yanımda olsun doya doya bakabileyim. Cevap vermediğimi farkettim itiraz ettim hemen "Daha yeni çıktım Ali abi" bize bakan sanırım daha doğrusu sadece bana bakan gençlerin olduğu tarafa bakıyorken konuştu "Akşam akşam katil olmamı istemiyorsan gir içeri bu hava alma mevzusunu sonra konuşucaz."
Başlangıç tarihi 03.09.2020
İlerleyen bölümler +18 ağırlıklı olacaktır.