2000 yılında İstanbul'un Ataşehir ilçesinde gözlerini açan Baran Aktay 5 yaşında yetimhaneye bırakıldı. Daha sonra ise, yalnız kalan ve hiçkimsesi olmayan Baran, kumar işlerine bulaşır. Kumar yüzünden yaptığı borçlar artık sınırı aşmaktadır ve ne yapacağını bilmemektedir. Bana sorarsanız yalnızlık ve çaresizlik insana herşeyi yaptırabilir,sonunda intihar bile olsa.. Hayatı bir seçimden ibaret olan Baran Aktay, 23 yaşında kendisini bulan ikizini ve babasını artık kabul etmemektedir. Daha sonra, Baran'ın ikiz kardeşi olan Aslı, hayatını değiştirir ve aydınlanma yaşar. Ve hayatına yalnız devam edebileceği yeni bir yer bulur. Zaten şu hayat dediğin şey benzer hileli kumara*
......
-Neden hala durgunsun? İstediğin şeyler yolunda gidiyor daha ne istiyorsun?. Dedi Aslı yürürken.
-Bilmem belki de yılların yorgunluğudur, kim bilir... Dedim biraz buruk bir sesle.
*****
-Özür dilerim. Dedi nadir sessizliği bozarak.
-Ne için diliyorusun?. Dedim,bütün olanları unutarak.
Ve son olarak şunu da eklemek istiyorum
Bu kitap; umudu tükenenlerin,kalbi kırık olanların, gökyüzüne bakıpta çare bulamayanların, çocukluğunu yaşayamayanların, karanlık odada bile kapının anahtarını bulanların tek çaresi olabilir. Sende maceradan maceraya atlamak ve kitaptaki karakterlerle aynı duyguları yaşamak istiyorsan haydi geçelim.
Buraya kadar okuduysan teşekkürler :)
Yavuz üç çocuğunu ve eşini gözlerinin önünde kayıp eder. Şizofreni başlar ve ressam bir genç çocuğu en büyük oğluna benzetip kaçırı. Ona kendi oğlu gibi davranır