Rapsodi: Mors

Kendi dünyasından hiç bilmediği bir evrene sürüklenen Nare. Gehenna evreni. İktidar savaşları, taht oyunlar, hain kanlar, ve aşk. Gerçekler açığa çıktığında, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
💫
Kraliyet şöleni zamanı geldiğinde, meydan muazzam bir hareketlilik içindeydi. Göz alıcı parlak avizeler büyü ile havada asılı duruyordu. Çocuklar, ellerinde şekerlemelerle koşturuyor, insanlar orta çağ kıyafetlerin içinde şaraplarını yudumluyordu. Ben ise bir an önce eve gitmek ve hala alışamadığım korseden kurtulmak istiyordum.
Şölen doruk noktasına ulaşmışken, meydanın bir köşesinden güçlü ve derin bir çan sesi yankılandı. Bu ses, kalabalığın uğultusunu bir anda susturdu.
"Hanımlar ve beyler, asilzadeler sizlerin karşısına çıkma lutfunda bulunuyor!"
Kalabalık, büyük bir heyecanla yolun kenarlarına çekildi ve reverans yaparak kaçamak bakışlarla onları incelemeye başladı.
Önce altın işlemeli zırhları ve parıldayan miğferleriyle muhafızlar belirdi. Muhafızların ardında, görkemli at arabaları ve üzerlerindeki kraliyet ailesi üyeleri yavaşça ilerliyordu.
Kraliçe kendini beğenmiş duruşuyla ürkütücü görünüyordu. Veliaht prensin ağırbaşlı olmasına tezat, Reha etrafa gülücükler saçıyordu.
En sonda panayıra o giriş yapmıştı. Admiral... Beni tehdit eden, adam günler önce tedavi ettiğim pegasusun üzerindeydi. Şifacı Elazar pegasusların gücünü sahiplerinden aldığını söylemişti. Yani kudretli pegasusun muazzam gücü bu adamdan geliyordu. İhtişamlı pegasusun üzerinde gece karası soğuk bakışlarıyla etrafı inceliyordu.
Pegasus karşımdan geçerken duraksadı ve bana doğru ilerlemeye başladı. Boyumun neredeyse 3 katı cüsseye sahipti. Pegasus reverans yapar gibi baş eğdiğinde bütün gözlerin odağına girmiştim. Fakat en önemlisi zift karası bakışların