Sahar Maalouf ve Saç Örgüsü/
Suzan Lisa Onar
Hiç bilmediğim bir yüzyıla hiç bilmediğim bir toprağa gidip oradaki kadınların acısını dinledim, hissettim ve yazdım. Karakterlere bilmediğim, sizilerin de aşina olmadığı isimler vermek ve onlarla sohbet edebilmek benim için çok özel ve anlamlıydı.🤍 Şimdi de sizlerin bu kadınların sesine kulak vermenizi ve acılarını paylaşmanızı istiyorum. 🤍🕯️
Benim yazarken çok heyecanlandığım, sürekli soluklanma ihtiyacı duyduğum bu eser umarım sizi de etkiler.
İyi okumalar...🤍🕯️
...Pencerenin önünde duran beyaz saçlı kadın Sahar'a merhametle fısıldıyordu.
"Gel yavrum, gel! Ölüme direnmeyi bırak. Bu dünya onlara kalsın. Ben saçlarını burada öreceğim. Gel!"
Sahar'ın ağzından kanlar fışkırıyor, yüzü gittikçe morarıyordu. Sahar'ın kalbi merhametle bakan kadına fısıldadı.
"Ölüme direnmiyorum, yaşamla inatlaşıyorum."
Arabistan'ın karanlık mahallesinde geçen aşk, mücadele, günah, ölüm romanı...
Sahar Maalouf; küçüklüğünden beri sevgi görmemiş, saçları okşanmamış, örülmemiş çaresiz ama mücadele etmeyi seven bir kadındır. Gönlüne her açıdan güzel gelen Vasim'e aşık olur. Onu elde etmek için büyü yapmaya karar verir. Babası bunu öğrenir. Cahil, sözde namuslu, ahlaksız olan bu adam Sahar'ı eve kilitler. Sahar, tanınmamak için erkek kılığına girer ve evden kaçar. Ve Sahar'ın acı dolu, maceralı yolculuğu başlar. Tüm gerçekleri dünyaya anlatacağı gün...
"Ayrı ayrı birer ahlaksız yaratık olan insanlar, toplu oldukları zaman namuslu kişiler olurlar."
(Montesquieu)
# Gençkurgu-- Fantastik #
# 3. Fantastik
# 1. Akademi
# 1. Büyü
# 1. Ejderha
# 1. Efsane
# 1. Elementler
# 1. Krallık
# 1.Takıntı
# 1. Savaş
- Düşünsene, sen büyünün her şey olduğu bir dünyada, zerre kadar büyü gücüne sahip değilsin. Sen bu dünyada hiçbir şey yapmazsın. Her şeyden vazgeç gitsin. Sen doğuştan eziksin !
Cümlesini bitirdikten sonra yüzüme doğru baktı. Gözlerindeki aşağılayan bakışlarla yaptığım mimikleri izliyordu. Sağ elini kaldırıp yüzünü aşağıya yukarı doğru sıvazladıktan sonra eli yüzünde durdu. Elinin yardımıyla sağ gözünün göz kabağını havaya kaldırdı. Işaret ve orta parmağını gözünün üstüne yerleştirip göz bebeğinin iyice görmemi sağladı. Göz bebeğinin içinde bile beni aşağılayan, hor gören bir tutum vardı.
Elini yüzünden çekip gözlerini gözlerime tekrar dikti ve güçlü kahkahalar atarak gülmeye başladı. O kahkahalar attıkça içimde kopan fırtınadan haberi bile yoktu.
- Yanılıyosun ! Dedim sesim güçlü ve yüksek çıkmıştı. Yüzüne doğru baktığımda anlamsız gülümsemesi kaybulmuş şaşkın bir şekilde bakıyordu.
- Ben ezik değilim. Ben güçsüzleri korumak için kendini ateşe atmış biriyim.
****************
İçinde bulunduğum Daryon krallığı da dahil bütün dünya büyü gücü üzerine kuruluyken benim içimde hiçbir büyü gücü yoktu. Köyümüze gelen elçinin beni akademiye götürmesi ile bütün hayatım kökten değişti.
Şimdi ejderhayı ve yeni sahip olduğum güçleri kullanarak en güçlü olmak zorundaydım. Bu sayede canımdan bile değer verdiğim herkesi koruyabilecektim.