Hayat, sizi defalarca düşürerek öğretir gerçekleri.
Kimi zaman sırtını dayadığın, güvendiğin insanlar tarafından kandırılırsın. Hiç beklemediğin anda, beklemediğin bir yerden vurulursun. Umutsuzluğa kapılırsın ve yavaş yavaş karanlığın en dibine çekilirsin. Umutla seni bu karanlıktan çekip kurtaracak bir çift eli arar gözlerin.. Sen, karanlığa iyice alıştığın zaman bir çift el seni çekip kurtarır. Böyle bir şeyi beklemezken buz tutmuş ellerin, bir çift elin sıcaklığıyla ısınır. Atmayı unutan kalbin, umudu yeniden hissettiğinde bir kuş gibi çırpınır...
Ben Milen, yaşadığı acıları, korkuları dışına yansıtmayıp her zaman içinde yaşayan Milen.
Cennete giden annesi tarafından bebek gibi sevilen, dünya da cehennemi yaşatan babası tarafından, bir çuval gibi satılan Milen..
Gülmeyi unutan, gözyaşlarını kendine dost bilen Milen.
Kalbi atmayı unuttuğunda bir adam tarafından yeniden yaşamayı hatırlayıp, hayata dönen Milen...