HAYATIMIN SENARİSTİ

" Sence de eskiden vermiş olduğumuz bir sözü değiştirmenin zamanı gelmedi mi?"
Bana biraz daha yaklaşmıştı.

"Beni tüm kalbinle sever misin? Bana her baktığında 'İyi ki' der misin? Kaybettiğimiz yılları birlikte doldurmak ister misin? Benim hayatımın sevgilisi olur musun?" bana bakıp gülümsemişti. Aynı zamanda diğer parmaklarını kıvırıp serçe parmağını bana doğru uzatmıştı.

Ben daha bana sorduğu soruda takılmış kalmışken neden böyle bir hareket yaptığını anlayamamıştım. Ancak tam o sırada 16 yıl önceki biz gözümün önünde canlanmıştı. O zaman sonsuz bir arkadaşlığın sözünü vermiştik. Şimdi de sonsuz bir aşkın sözünü vermek üzereydik.
Elimi onun gibi kıvırıp serçe parmağımı onunkine geçirmiştim "Olurum" dedim gülümseyerek.

O, benim geçmişte verdiğimiz sözü hatırladığımı fark edince büyük bir gülümsemeyle kendi repliğini söylemeye devam etti.

"Sonsuza kadar?"

Sıra benim repliğime geldiğinde aynı 16 yıl önceki gibi bir role bürünmüştüm

"Sonsuzluk çok uzun bir süre değil mi?"

Şimdi sıra ondaydı. Kendi repliğini söylerken o da tıpkı 16 yıl önceki gibi kaşlarını kaldırarak konuşmuştu.

"Uzun olması iyi değil mi?"

O sırada kalbim verecek olduğum cevabın heyecanıyla hızlı bir şekilde atmaya başlamıştı. Ancak bu yeni bir replikti...
.
.
.