Bilgi teorisinin ikinci bir problemi, bilginin kaynağı ve araçları problemidir. Acaba bilginin elde edilmesinde zihnin payı mı daha önemlidir, yoksa zihnin dışarıdan, çevreden aldıkları mı? İnsanın bilgiyi kazanmada iki yetisi olduğundan söz edilebilir. Birincisi aklın düşünme yeteneği, ikincisi duyuların algılama, gözlemleme yeteneğidir. Acaba bilgide bunlardan hangisinin rolü daha fazladır? Zihin-akıl-düşünme yeteneği kendi başına bilgiyi elde etme kudretine sahip midir? Yoksa, insan sadece duyuları ve algıları yoluyla mı bilgi elde eder?
Doğru bilgiyi elde etmede aklın-zihnin-düşünme yeteneğinin ve duyuların yetersiz hatta aldatıcı olduğunu söyleyen filozoflar da vardır. Bu filozoflara ''Sezgiciler'' denir.
Doğru bilgiyi bulmada kaynak olarak akıl yürütenlere akılcılar (rasyonalistler), duyular, gözlem ve deney üzerinde duranlara ise deneyciler (empiristler) denir.