"Sen, kaç yaşındasın, Ash?" dedim lavabodan çıkıp yatağa otururken.
"25 yaşındayım. Ve, bana artık Ash demeni istemiyorum." dedi yanıma kurulurken.
"Ne diyeyim öyleyse?" dedim. Dudaklarını ıslattı ve "Sevgilim veya aşkım diyeceksin."
"Peki, sevgilim."
"Aferin sana. Çabuk öğreniyorsun," dedi ve ekledi, "Benden hiçbir zaman utanmana gerek yok. Ve bana her şeyi anlatabilirsin, biliyorsun, değil mi?"
"Bunu bilmiyordum ama olur, anlatırım." dedim ve aklıma Mikura'nın bana odamı gösterdiği zaman yaptığı şey geldi.
Derin bir nefes alıp olanları anlattım. Konuşmamı bitirdiğimde, kaşları çatılmıştı. Her an Mikura'nın kafasını koparabilecekmiş gibi bakıyordu, ki bunu yapabileceğinden de şüphem yoktu.
"Ben ona haddini daha sonra bildireceğim! Sevdiğim kadına dokunmak neymiş, görecek o!" dedi.