YENGİ | AİLE
  • Reads 49,844
  • Votes 2,803
  • Parts 22
  • Reads 49,844
  • Votes 2,803
  • Parts 22
Ongoing, First published Jun 23, 2023
"Tanıdın mı beni?" 
Daha fazla tahammül edememiştim bu sessizliğe. Elalarına çıkardım harelerimi. O an gözlerinde gördüğüm ifadeyle irkildim. Kararan gözlerinde en net gördüğüm duygu nefretti. Bana nefretle bakıyordu. Uzunca bir süre çıkamadım o bakışların etkisinden. 
"Git buradan!" 
Ne? Şaşkınlıkla bakıyordum yüzüne. Yıllar sonra bana söylediği ilk şey bu muydu? Öfkeyle bir adım attı bana. 
"Git buradan dedim sana, git!" 
Sarsakça bir adım attım geriye. İrice açılmış gözlerimle bakıyordum öfkeyle çevrili elalarına. Git diyordu bana. Tanımıştı beni. Gözlerindeki saf öfkeye şahit olmak soluğumu kesti. Nemli gözlerimle baktım ona. 
Buraya gelmeden önce günlerce yaşatmıştım kendime ilk karşılaştığımız anı. Hepsinde öfkeliydim, kırgındım. Ben hesap soruyordum, o başı önünde dinliyordu beni. Böyle bir karşılama aklımın ucundan dahi geçmemişti. Kendimi ikna etmeye çalışmıştım gecelerce beni bırakmaya mecbur kaldığına. Belki çok fakirdi, bakamadı bana. Çaresizdi. Kocasından dayak diyordu belki. Ama bunu tahmin etmemiştim. Gözlerinde görmek istediğim duygu pişmanlıktı, özlemdi, korkuydu. 
Bunu beklemiyordum. Hak etmemiştim. Bana nefretle bakmamalıydı.
All Rights Reserved
Sign up to add YENGİ | AİLE to your library and receive updates
or
#12acı
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
33 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
GECENİN İZİ cover
BUZ DAĞI (Gay) cover
Türk'ün Kızı (Gerçek Ailem) cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
Fındık Tarlası cover
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
Kara Gül  cover
ÇOLAK (bxb)  cover
SARRAF cover
GÖNÜL ŞİFASI cover

GECENİN İZİ

33 parts Ongoing

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....