O ve ben çok farklıydık. Biz kültürel bir kaostuk. Düşüncelerimiz, inandıklarımız, amaçlarımız çok farklıydı. Ona aşık olmak girdaba doğru yüzmek gibiydi. Ona kapılmak uçurumun kıyısında yürümekten farksızdı. Gözlerindeki tehlikeyi fark etmemek imkansızdı. Sigarasının dumanı ardından buğulu bakışları beni bulduğunda ürpermiştim. Onda çok farklı bir şey vardı. Sahip olduğu İngiliz aksanıyla birlikte tehlikeli bir çeşit büyüye sahipti...
15 parts