'Her zaman başlangıçların olması gerekirdi. Sonu ilk satırlarında anlatılsa bir masalın, ne önemi kalırdı son satırların?
O heyecan içinde, telaşla ve fısıltılı bir sesle okunan cümlelerin, mutlu sonu hayal etmenin ne anlamı kalırdı?
Ya hiç masal okumamış biri, bu anı nasıl anlardı?
Korkunun, dehşetin, acının ve ölümün içinden çıkıp gelmiş birisi, masallara ne kadar inanırdı?
Siz hiç, gözleri güneşe küsmüş birini gördünüz mü?
Siz hiç, dudakları kahkahaya küsmüş birini gördünüz mü?
Siz hiç, bir ceset gördünüz mü?
Ben gördüm...
Bu masalın sonunun nasıl geleceğini bilmem. İlk satırları yazıyorum şuraya, neler anlatıyor acaba;
'Yıllar yıllar önce, birazdan bir kadın ölmüş...'
"Sen bilmezsin Sulugöz.. Beni öldürdüler.."
"Benimle dirilmeyeceksen, seninle öleceğim!"
Tüm hakları saklıdır. Çalınma durumunda gerekli işlemler yapılacaktır.
| Yetişkin okular için uygundur,
cinsellik ve argo içerir! |
Terk ettiği nişanlısının mahallesine 3 yıl sonra tekrar gelen Nalan ne ile karşılaşacak?
•
"Yalvarırım git Nalan. Benim başıma bela açma! Mahallemden git! yoksa-"
"Yoksa?"
"Zor lan!" dedi yarım ağız bağırarak.
"Hayatımı siktin ulan! görmüyor musun Nalan beni? Yarattığın enkazı görmüyormuş gibi! Nalan senle ben aynı mahalleyi bırak aynı şehirde yaşayamayız!" göz yaşlarımı sildim bedenimin yanında ki iki kolu ve yakınımda ki yüzü her şeyi zorlaştırdı. Kör kütük sarhoştu.
"Neden?" diye sordum acıyla.
"İki yangın beden birleşir.." dedi kendine hatırlatır gibi. Sonra ekledi. "Biz artık beraber yanmayız Nalan. Ya küle döneriz. Yada yakarız!"